Kadın örgütleri: Bu saldırılar özgür basını susturamaz
Kongra Star, TJK-E ve Güney Kurdistan Kadın Cephesi Silêmanî’de ki gazetecilere dönük saldırıya ilişkin açıklamalar yayımlayarak, “Bu saldırılar ne özgür basını susturabilecektir, ne de Kürt özgürlük mücadelesini durdurabilir” mesajı verdi.
Haber Merkezi- Türk devletinin 23 Ağustos günü sabah saatlerinde Federe Kurdistan Bölgesi’nde Silêmanî’ye bağlı Seyîdsadiq ilçesinde Kürt gazetecileri taşıyan araca yönelik bombalı saldırısında gazeteciler Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn yaşamını yitirirken, aralarında Chatr Şirket Sorumlusu Rêbin Bekir’in (30) de bulunduğu 6 gazeteci yaralandı. Saldırıya ve kadın gazetecilerin katledilmesine ilişkin kadın örgütlerinden tepkiler gelmeye devam ediyor.
Kongra Star, Avrupa Kürt Kadın Hareketi(TJK-E) ve Güney Kurdistan Kadın Cephesi saldırıya ilişkin açıklamalar yayımlayarak, “Jin, Jiyan, Azadî felsefesiyle soykırımcı ve faşist saldırıları yeneceğiz” mesajı verdi.
‘Türk devleti, bu tür saldırılarla halkın iradesini kırmayı amaçlıyor’
Kongra Star’ın saldırıya ilişkin yayınladığı yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Silêmanî’de Kürt gazeteciler Gulistan Tara ve Hiro Bahadîn’in, faşist Türk devletine ait insansız hava araçlarının korkakça saldırısı sonucu şehit düştüğünü büyük bir üzüntü ve öfkeyle öğrendik. Faşist Türk devletinin ve işbirlikçisi KDP'nin, Cheter basın şirketine ait araca yönelik bu saldırısını kınıyoruz. Şehitlerimiz Gulistan Tara ve Hiro Bahadîn şahsında, Kürdistan'ın tüm özgürlük şehitlerini saygıyla anıyor, saldırıda yaralanan altı gazeteciye de acil şifalar diliyoruz.
Faşist Türk devleti, kadın siyasetçilere, gazetecilere ve toplumun öncülerine karşı sistematik bir savaş yürütmektedir. Faşizm, en çok kadının özgürlüğünden ve öncülüğünden korkar. Soykırımcı ve faşist Türkiye rejimi, bu saldırıda bir kez daha savaş suçu işlemiştir. Bu, politik bir cinayettir ve kadın iradesini yok etmeye yöneliktir. Türk devleti, bu tür saldırılarla halkın iradesini kırmayı amaçlıyor; özellikle kadın gazeteciler nezdinde hakikatin sesini susturmaya çalışıyor. Bu uygulamalar, savaş suçu ve insan hakları ihlalidir.
Kurdistan bölgesinde aydınların ve yurtseverliğin merkezi olan Silêmanî’de özgür basın emekçilerinin hedef alınması, asla normal karşılanamaz. Kurdistan Bölgesi yönetimi, bu olayların gelişimindeki rolünü görmelidir. Kongra Star olarak, özellikle Başurê Kurdistan’daki kadınlar başta olmak üzere tüm kurum ve kuruluşları bu vahşete karşı tutum almaya çağırıyoruz.
Düşmanlarımız, Kurdistan topraklarında halkımıza yönelik bu tür katliamları meşrulaştırmayı amaçlıyor. Bu saldırılara kadınların örgütlü gücüyle karşılık vermeliyiz. Kongra Star olarak, faşist ve işgalci devletlerin her türlü katliam, soykırım ve baskısına karşı mücadelemizi daha da güçlendireceğiz. Soykırımcı ve faşist saldırılara karşı mücadelemizi büyüteceğimizin sözünü yineliyor ve bu mücadelenin önünde hiçbir engelin duramayacağını açıkça ifade ediyoruz.
Bu nedenle Başurê Kurdistan’daki kadınları, halkları ve Kürt halkımızı susturmak isteyen bu saldırılara karşı durmaya çağırıyoruz. Faşizmi durdurabilecek tek şey, direniş ve mücadeledir. Her sessizlik, katliamlara zemin hazırlar; bu nedenle kendimizi her zamankinden daha fazla örgütlemeli ve mücadeleyi yoğunlaştırmalıyız. Gulistan Tara ve Hiro Bahadîn’in hayallerini gerçekleştirmek için kadın düşmanı ve katil rejimlere karşı direnecek ve zafere ulaşacağız. Bu insanlık dışı saldırıyı bir kez daha kınıyor ve diyoruz ki: Jin, Jiyan, Azadî felsefesiyle soykırımcı ve faşist saldırıları yeneceğiz.”
‘İhanetçi KDP yönetimi, bu insanlık suçunun ortağı durumundadır’
TJK-E yaptığı yazılı açıklamayla saldırıyı kınayarak, şunları belirtti:
“Kürt Özgür Basın emekçilerinden Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn, Türk SİHA saldırısı sonucu katledildiler. Kürt kadınlarının ve halkının soykırımı üzerinden siyaset yapan AKP-MHP faşist rejiminin gerçekleştirdiği bu alçakça saldırıyı nefretle kınıyor, özgür basın emekçilerine, ailelerine, halkımıza başsağlığı diliyoruz. Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in özgür yaşam hayallerini yaşatma sözünü veriyoruz.
AKP-MHP faşist rejimi, soykırım ve işgal politikaları ile Neo-Osmanlıcılık hayallerini gerçekleştirmek istemektedir. Bu soykırım ve işgal politikalarının ortağı olan işbirlikçi ve ihanetçi KDP yönetimi, bu insanlık suçunun ortağı durumundadır. Yaşanan katliamlardan sorumludur. Türk devletinin saldırıları Başûrê Kurdistan ile sınırlı kalmamakta, Rojava ve Şengal’de özyönetim güçleri ve siviller katledilmekte, Bakurê Kurdistan’da Kürtçe diline karşı adeta bir savaş yürütülmektedir. Faşist AKP-MHP rejimi konseptini uygulanmaktadır. Fakat bu saldırıları ne özgür basını susturabilecektir, ne de Kürt özgürlük mücadelesini durdurabilir.
Bu temelde bir kez daha Kürt Özgür Basın emekçileri Gülistan ve Hêro’yu sevgi ve saygıyla anıyoruz. Tüm kadınları, halkımızı ve demokratik kamuoyunu ihanete ve soykırıma karşı tutum almaya ve TJK-E öncülüğünde yapılacak eylemlere katılmaya çağırıyoruz. “
‘Bu katliam ve işgal karşısında sessiz kalmamaya çağırıyoruz’
Güney Kurdistan Kadın Cephesi, saldırıya ilişkin yayımladığı açıklamada “ Türk devleti, Kürdistan’ı işgal etme girişimlerine ormanları ve doğal alanları hedef alarak, köyleri yakıp yıkarak, Başûrê Kurdistan’ın geniş bir bölgesini işgal ederek, Behdînan’a askeri güç göndererek ve yasaklı kimyasal ve nükleer taktikler kullanarak eylemlerini sürdürüyor. Halkımıza yönelik işgal ve soykırım saldırılarını her geçen gün artırdığını görüyoruz” vurgusunu yaptı.
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:
“Ancak Kurdistan toprakları ve halkının savunucuları olan özgürlük gerillaları, faşizme ve işgalcilere her gün ölümcül darbeler vuruyor. Dolayısıyla bu devlet, direniş alanlarında aldığı yenilgiyi gizlemek adına tüm insani ve ahlaki değer ve ilkelerden uzak bir şekilde saldırılar düzenliyor. Ayrıca işgal, Kurdistan çevresinin yakılması ve yok edilmesi, yasak silahların kullanılması konusunda iç ve dış kamuoyunu yanıltmak için her türlü çabayı göstermektedir.
Bu saldırı ilk değil daha önce de özgür basın çalışanları hedef alındı. Güney Kurdistan Kadın Cephesi olarak, işgalci Türk devletinin bu korkak ve terör saldırısını kınıyoruz. Bu korkakça saldırıları, işgalci Türk devletinin özgürlük gerillaları karşısında her gün aldığı yenilgisinin intikamı olarak nitelendiriyoruz. Kendini özgür, bağımsız ve yurtsever olarak gören herkesi ciddi bir tavır almaya çağırıyoruz. Güney Kurdistan halkını, Türk devletinin Güney Kurdistan’daki ihanet hattının desteğiyle gerçekleştirdiği bu katliam ve işgal karşısında sessiz kalmamaya çağırıyoruz.
İşgalci Türk devleti Güney Kurdistan’ın evlatlarını katlederken ihanet içinde olanları kınıyoruz. Bazı medya kuruluşları gerçekleri çarpıtarak istismarı ve öldürmeyi meşrulaştırmaya çalışıyor. Bu kurumların kimin iradesiyle, kimin için ve hangi amaçla hizmet ettikleri herkesçe açıktır!
Bugün şehit olan 2 Kürt kadın gazeteciydi ve Seyidsadık’a mesleki faaliyetleri nedeniyle gitmişlerde bu herkes tarafından biliniyordu. Özgür basın kervanının asla durmayacağına inanıyoruz. Binlerce Kürt evladı, demokrasi ve özgürlük ve şehitlerin hayallerini gerçekleştirme mücadelesini sürdürecek. Bu şehitlerin isimleri Kürt medyası ve gazetecilik tarihine parlak bir şekilde yazılacaktır.
Son olarak, Kürt halkının meşru davasına karşı olan düşmanlar ve onların işbirlikçileriyle mücadele etmeye devam edeceğiz.”