‘Kadın gazetecilere yönelik saldırı siyasi ve planlı’

Türk devletinin saldırısında Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in yaşamını yitirmesine tepki gösteren Gazeteci Mehtap Orak, saldırıların siyasi ve planlı bir şekilde gerçekleştirildiğine dikkat çekti.

HESNA MUHAMED

Haber Merkezi- Türk devleti tarafından 23 Ağustos’ta Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki Silêmanî kentine bağlı Seyîdsadiq ilçesinde gerçekleştirilen saldırıda gazeteci Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn yaşamını yitirdi. Gazetecilere yönelik saldırıya tepki gösteren Gazeteci Mehtap Orak, saldırılara karşı güçlü ve ortak bir mücadelenin gerekli olduğunu belirtti.

‘Erkek-devlet sistemi kadınları hedef alıyor’

Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn şahsında kadınları hedef alan tüm saldırıları kınayan Mehtap Orak, “Kadınlar toplum içindeki rolünü ilerletmeye başladığı için erkek-devlet sistemi kadınları hedef alıyor. Erkek-devlet sistemi kadın katliamlarını ve kadınlara yönelik saldırıları kendilerine meşru görüyorlar. 21’inci yüzyılın kadın özgürlük yüzyılı olduğunu söylüyoruz. Kadınlar özgür ve demokratik bir yaşam için mücadelelerini sürdürüyorlar. Biz Kürtler de mücadelemizi devrimci düzeyde yürütüyoruz” şeklinde konuştu.

‘Saldırılar siyasi ve planlıdır’

Kürt halkının ve kadın gazetecilerin kazanımlarının hedef alındığını söyleyen Mehtap Orak, "Kürtlere ve kadınlara yönelik saldırılar siyasidir ve planlıdır. Kürt gazeteciler halkının sesini dünyaya duyurduğu için hedef haline getiriliyorlar. Yakın bir tarihte DAİŞ saldırılarına karşı halkın yanında duran ve onların sesi olan Nûjiyan Erhan ile Deniz Fırat ta katledilen gazeteciler arasında yer alıyor. Bugün de Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn hedef alındı. Gazetecilere yönelik saldırılar KDP’nin işbirliğiyle gerçekleşiyor. Bu saldırıların arasında Kürt halkı olarak bir mücadelenin içindeyiz. Kadınların Demokratik Ulus Sistemi’nde yer aldıkları ve bu sistemin öncülüğünü yaptıkları için hedef alınıyorlar. Rojava Devrimi bir Kadın Devrimi olarak tanınıyor. İşgalcilerin kadınlara yönelik saldırılarının da en büyük nedeni budur. Saldırılar arttıkça kadın gazeteciler de daha çok kalemleriyle ve kameralarıyla hakikati yazıyorlar ve bu nedenle de hedef haline geliyorlar” şeklinde konuştu. 

‘Cevabımız katledilen gazetecilerin mücadelesini devam ettirmektir’

Mehtap Orak son olarak şu ifadelerde bulundu: “Katledilen kadınların mücadelelerini devam ettirmeliyiz ve onların yolundan gitmeliyiz. Kürdistan’ın dört bir tarafında saldırılar gerçekleştiriliyor. İran’da Pexşan Ezîzî ile Şerife Muhamed’e idam cezası verildi. Kuzey Kürdistan’da gazeteciler her gün gözaltına alınıyorlar. Güney Kürdistan’da Türk devletinin saldırısı sonucu iki kadın gazeteci hayatını kaybetti. Bu saldırılara cevabımız katledilen gazetecilerin mücadelesini devam ettirmektir. Her katledilen kadın gazetecinin mücadelesini onlarca kişi devralması gerekiyor.”