MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Hasta tutuklular ve yaşanan hak ihlalleri ile gündemde olan cezaevlerinde tutuklular birçok haktan mahrum bırakılıyor. Yaşanan ihlallere dair birçok cezaevinde tutuklular açlık grevine başlarken aileleri aracılığıyla gönderdikleri mesajlarda insan hakları savunucularına çözüm bulunması noktasında çağrı yapıyorlar.

Tutuklular kesintiye karşı suyu depoluyor

Baskıların yaşandığı cezaevlerinden biri olan Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklulara bir aydır günde sadece iki saat su verildiği öğrenildi. Tutukluların aileleri aracılığıyla bizlere gönderdiği bilgilere göre cezaevi idaresinin suları günde sadece iki saat bıraktığı bu süre zarfında ise suların kesik olduğu belirtildi. Yaşanan kesinti ve su kotası nedeniyle temel ihtiyaçlarını karşılaşmakta zorluk çeken tutukluların su kesintisine bidonlarda su depolayarak çözüm bulduğu öğrenildi.

“Sürecin takipçisi olacağız”

Tutuklu yakınlarının verdiği bilginin yanı sıra geçtiğimiz günlerde müvekkili ile yaptığı görüşmede yaşanan sıkıntıların kendisine aktarıldığını belirten Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Gözde Engin su kesintisinin çok ciddi hijyen sorunlarını beraberinde getireceğini ifade etti. Kadın tutukluların son süreçte yaşanan sıkıntılara dair derneklerine de bir mektup gönderdiğini aktaran Gözde Engin dernek olarak sürecin takipçisi olup sivil toplum örgütleriyle ortaklaşacaklarını vurguladı.

“İki gün üst üste su verilmemiş”

Gözde Engin aldıkları başvurunun yanı sıra cezaevinde yaşanan su kesintisine dair şu bilgileri paylaştı: “Müvekkillerimiz yaz olmasına ve suya ihtiyaç duyulmasına rağmen hem normal hem de sıcak suyun çok çok az verildiği günlük ihtiyaçlarını karşılamayacak şekilde verildiği söylediler. Kadın tutuklulara günde iki saat su veriliyor. Kadınlar bu süre zarfında iki gün üst üste su alamadıklarını bunu cezaevi yönetimine söylediklerinde ise ‘Biz size suyu gece 2 ila 4 arasında verdik’ yanıtını almışlar. Tutuklulara suyun verileceği saatler bile çoğu zaman haber verilmiyor.”

“Cezaevleri ile ilgili devletin asli sorumluluğu var”

Pandeminin henüz bitmemiş olmasına rağmen yaşanan kesintinin sağlık hakkını ihlal ettiğine değinen Gözde Engin yaşanan soruna dair bütün kamuoyunu duyarlı olmaya davet etti. Gözde Engin konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Onun dışında sıcak su da günde sadece bir saat veriliyor. Müvekkiller duş almak için sırada suyu bekliyor. Tutuklular bu kısıtlama nedeniyle çok ciddi bir su sıkıntısı içindeler. Cezaevi koşullarında müvekkillerin yaşadığı sağlık sorunlarından birebir devlet sorumludur. Pandemi de henüz bitmemesine ve hastalık oranının günden güne artmasına rağmen hijyen konusunda getirilen bu kısıtlamanın direk cezaevinden uygulanıyor olması da çok manidar. Cezaevleri ile ilgili devletin asli sorumluluğu var. Orada bulunan her bir kişinin sağlık ve hijyeni ile ilgili bütün her şeyden devlet sorumlu. Cezaevinde yaşanan birçok problem var ama su sıkıntısı gerçekten çok ciddi bir sorun. Suya erişimin bu şekilde engelleniyor olması sağlık hakkının ihlalini teşkil ediyor. Bütün sivil toplumu bu durumu gündemleştirmeye davet ediyoruz.”