Irak'ta kadının 'boşanmasını engelleyen' yasaya tepki

Irak Federal Mahkemesi 30 Kasım’da ‘bir erkek ikinci kez evlendiğinde kadının boşanma talebinde bulunma hakkına sahip olmadığına’ karar verdi. Karar kadınlar tarafından tepkiyle karşılandı.

MÎHRÎBAN SELAM KAKAYÎ

Halepçe - Irak Federal Mahkemesi 30 Kasım’da ‘bir erkek ikinci kez evlendiğinde kadının boşanma talebinde bulunma hakkına sahip olmadığına’ karar verdi. Bu karar Kürdistan Bölgesi’nde geniş protestolara neden oldu. Kadınlar, ataerkil zihniyetin almış olduğu kararın toplumda psikolojik ve fiziksel şiddetin artmasına neden olacağını söyledi.

'Kadınları köleleştirmek istiyorlar'

Mahkeme kararının sadece Kürdistan'da değil Irak'ta da kadına yönelik şiddetin artmasına yol açacağını söyleyen Topluma Yönelik Şiddeti Önleme Grubu Başkanı Bihar Munzir, bununla kadınların köleleştirilmek istediklerini belirtti. Kararla birlikte erkek yeniden evlendiğinde kadının boşanma hakkının olmayacağına dikkat çeken Bihar Munzir, “Eşleri ikinci kez evlenen kadınlar, kadın örgütlerine başvurdular. Eğer kadınlar olarak bu konudaki tepkimizi ortaya koyarsak kadın hareketleri bu anlamda bazı şeyleri kazanabilir” dedi.

‘Karara karşı tavır alınmalı’

Kararın Kürdistan Bölgesel hükümeti tarafından uygulanmadığını sözlerine ekleyen Bihar Munzir, “Bu yüzden erkekler Irak hükümeti tarafından kontrol edilen bölgelere giderek ikinci kez evleniyorlar. Bu uygulamalar artıyor. Şiddetin önü açılıyor. Ataerkil yasalar daha da genişliyor. Kadınlar yaşamın her alanına daha güçlü ve cesaretli bir şekilde katılıyor. Bu tür kararlara karşı tüm kuruluşlar, kanunlar ve mahkemeler karşı tavır almalıdır. Bunları derinlemesine araştırmalı ve bu yasanın Kürdistan bölgesine neler getireceği ve nasıl olacağı konusunda Iraklı kuruluşlar bilgilendirilmelidir” şeklinde konuştu.

‘Kadın haklarını koruyan yasalar hazırlanmalı’

Dabin Örgütü yöneticisi ve aktivist Dilsoz Zengene, mahkemenin kararını bir tehlike olarak değerlendirdi. Dilsoz Zengene, “İkinci evlilik kadınlara yapılan en büyük hakarettir. Bu karar uygulanırsa daha büyük tehlikeleri beraberinde getirecektir. Talebimiz, federal mahkeme ve bölgesel hükümetin kadın örgütleri ve aktivistlerle işbirliği yaparak kadın haklarını koruyan yasalar hazırlamasıdır” ifadelerini kullandı.