SİLVA İBRAHİM 

Hesekê- Kuzey ve Doğu Suriye’de İç Güvenlik Güçleri, QSD ve YPJ’nin katılımıyla Hol Kampı’nda 18 Nisan’da güvenlik operasyonu başlatıldı. Operasyonun ikinci gününde açıklamada bulunan İç Güvenlik Güçleri, kamp ve çevresinde yapılan aramalarda 16 IŞİD’li ile birlikte 3 kalaşnikof silah, 2 tabanca ve çok sayıda mermi ele geçirildiği bilgisini paylaştı.

Cizîr Kantonu Sosyal İşler ve Emekçiler Kurumu Eşbaşkanı Zahra Samou, konu hakkında ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. 

‘Tehditler her geçen gün artıyor’

Hol Kampı’na yönelik yapılan operasyonun ilk olmadığını belirten Zahra Samou, "Kamptaki tehlikeli durum nedeniyle önceki yıllarda da benzer operasyonlar gerçekleştirilmişti. Hol ve Roj kamplarında farklı milletlerden IŞİD bağlantılı aileler yaşıyor. Özellikle Esad rejiminin devrilmesinin ardından bu kamplardan kaynaklanan tehditler her geçen gün artıyor. IŞİD, Suriye’deki gelişmeleri kendi saflarını yeniden örgütlemek ve ideolojisini güçlendirmek için kullanıyor" dedi.

‘HTŞ’nin iktidarı IŞİD’i güçlendiriyor’

Her ülkenin Hol Kampı’nda bulunan vatandaşlarını geri alması gerektiğini vurgulayan Zahra Samou, “Suriye’nin geçici yönetimini devralan Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) iktidara geldiğinden bu yana IŞİD hücrelerinin faaliyetleri artış gösterdi. HTŞ’nin de benzer radikal İslamcı bir ideolojiye bağlı olması, IŞİD’in yeniden sahneye çıkma umutlarını güçlendiriyor. Yabancı uyruklu IŞİD bağlantılı ailelerin ülkelerine dönmesini talep ediyoruz. Kamp, adeta bir saatli bombaya dönüşmüş durumda. Çünkü bir nesil çocuk, bu aşırı ideolojiyle büyüyor. Uluslararası toplum bu ailelerden sorumludur” ifadelerinde bulundu.

‘Özerk Yönetim’in yükü arttı’

Bölgenin belirsiz siyasi koşullardan geçtiğini ve ara sıra saldırılara tanık olduğunu aktaran Zahra Samou, Hol Kampı’nın oluşturduğu tehdit ve Özerk Yönetim’in hem güvenlik hem de ekonomik açıdan üzerindeki yükün daha da arttığını söyledi. ABD’nin Hol ve Roj kamplarına yardım sağlayan örgütlerin sayısında azalmaya yol açan dış yardımları durdurma kararına ilişkin değerlendirmede bulunan Zahra Samou, alınan kararın güvenlik açısından en riskli olarak kabul edilen bu iki kamp için ciddi sonuçlar doğurduğunu belirtti.

Zahra Samou, "Yardımların kesilmesi ve insani yardım kuruluşlarının sahadan çekilmesi, kamplarda lojistik desteğin zayıflamasına neden oldu. Bu durum, içeride büyüyen isyan hareketlerini tetikliyor. IŞİD hücreleri, hem ailelerin kamptan kaçma girişimlerinden hem de bu kaotik ortamdan faydalanarak yeniden yapılanma fırsatı buluyor" ifadelerini kullandı.