Foza Yusif: Basın ataerkil dilden arınmalı

PYD Kadın Meclisi’nin kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında, başlattıkları çalışmalar devam ediyor. PYD Eş Başkanlık Komitesi üyesi Foza Yusif, basının ataerkil dilden kendisini arındırmasını istedi.

Qamişlo- Demokratik Birlik Partisi (PYD) Kadın Meclisi’nin kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında, “Kadınların mücadele birliği şiddeti sona erdirecek” sloganıyla başlattıkları çalışmalar dizisi devam ediyor.

Çalışma kapsamında PYD Kadın Meclisi, kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın rolüne ilişkin bugün Zana Salonu'nda bir panel gerçekleştirdi. Panele tüm siyasi örgüt ve bileşenlerden kadınlar, sivil toplum ve askeri örgütler, aydınlar, aşiretlerin kanaat önderleri ile bağımsız şahsiyetler katıldı.

Panelin ilk bölümünde kadına yönelik şiddet konusunda basının rolü ve görevi, ikinci bölümde ise kadına yönelik şiddet ve buna karşı yasal çareler üzerine tartışmalar yürütüldü. Panelin açılış konuşmasını PYD Eş Başkanlık Komitesi üyesi Foza Yusif yaptı.

“Basın cinsiyetçi dil kullanıyor”

Basının kadın davasına karşı kullandığı egemen dile işaret eden Foza Yusif, şöyle konuştu:

“Bu panelde zihniyetin ve toplumsal sorunların değiştirilmesi konusunda yetkili kurumların rolüne odaklanmak istiyoruz. Bugün kadına yönelik birçok katletme ve şiddet yöntemi uygulanmaktadır. Özellikle işgal altındaki bölgelerde kadınlara yönelik kirli uygulanmalar var. Bu soykırım eylemleri kadınların kimliğine ve varlığına yöneliktir. Bu nedenle özellikle medyanın şiddeti eleştirme ve şiddete karşı mücadeledeki rolüne dikkat çekmek istiyoruz. Kadın sorunu toplumsal ve politiktir. Egemen sistemler tarafından geliştirilen boyut, kadın özgürlüğüne karşıdır. Aynı zamdan geliştirilmekte olan düşünce de kadınların eğilimlerine karşıdır. Şimdiye kadar basın egemen sistem fikrinden kendini kurtaramadı ve geliştirilen fikrinde birçok eksiklik var. Basın başlıca bir rol oynarsa, zihinsel bir devrim ve temel değişimler oluşturabilir. Günümüzde kadınların değerlerine yönelik birçok anlamda saldırılar var. Bu saldırılara karşı geri bir dil ile kadın sorunu yorumlanıyor. Çünkü basının dili cinsiyetçi bir dildir. Tüm dünyada da bu var. Kadınlar sadece reklam olarak kullanıyorlar, teşhir ediyorlar, ayrıca özgürlük fikrinden uzaklaştırıyorlar.  Bu nedenle basının bunu eleştirmek yerine kadına yönelik şiddet anlamında cinsiyetçi bir dille kullandığını söylüyoruz.”

Kendi sorunu olarak görmek

Devrimimizde kadınların yeni bir basın özgürlüğü çizgisi yarattıklarını dile getiren Foza Yusif, “Bugün eğer basınımız kadın kurtuluş devrimini destekliyorsa, bunun son derece olumlu bir etkisi olacaktır. Bizler tüm kadınların mücadelelerine ve sorunlarına odaklanmak için kadın basın dilini ve kadınların güçlendirilmesini geliştirdik. Kadın özgürlüğü sorunun ataerkil zihniyete karşı bir mücadeledir ve tüm basının ataerkil dilden kendisini kurtarması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Kadın kimliğinin olduğu toplum örgütlü toplumdur. Gazetecilerin kadın sorununu kendi sorunu olarak görmeleri gerekir. Ahlaki ölçüleri gözden geçirmeliler. Çünkü basına bu anlamda ağır sorumluluklar düşmektedir” diyen Foza Yusif konuşmasına şöyle devam etti:

“Eğer gazeteciler haberlerini güzel ve özgürlükçü kurgularlarsa o kadar kadın özgürlüğü ve mücadele düşüncemiz gelişecektir. Aynı zamanda eşitlik ve demokrasiye de hizmet edecektir. Devrimimiz özgürlük fikriyle başladı ve her alanda değişim yaratabilir. Bu esas üzerine kadın devriminde kadın özgürlüğü ve şiddete karşı mücadele fikrini temel alıyoruz.”