Fail Mehmet Uyanık Ecevit davasına çağrı: Dosya özel savaşı ortaya koyuyor

Vatfa Ecevit’i katleden Mehmet Uyanık Ecevit’in 23 Temmuz’da görülecek ilk duruşmaya katılım çağrısında bulunan Şahmaran Kadın Platformu Üyesi Gülizar İpek, dosyadaki detayların özel savaş politikasını net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Mêrdin- Mêrdin’in merkez ilçesi Artuklu’ya bağlı Dara Mahallesi’nde 21 Ocak’ta iki gün önce doğum yaptığı evli olduğu Vatfa Ecevit’i kesici aletle katleden, annesi Nebahat Ecevit’i de yaralayan ardından tutuklanan Mehmet Uyanık Ecevit hakkında açılan davanın ilk duruşması 23 Temmuz yani yarın Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. “Eşi kasten öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, annesi Nebahat Ecevit’i de yaralamaktan “Üstsoya karşı silahla kasten yaralama” suçundan yargılanacak olan fail, Vatfa’ya evlilikleri boyunca sistematik şiddette bulundu.

Yaralanan anne yeniden muayene edilecek

Failin tahrik ifadesinin yer aldığı 6 sayfalık iddianamede, failin 17 kere kesici aleti kullandığı saptanmasına rağmen ‘canavarca hisle katletme’ suçundan ceza istenmedi. İddianamede; adli tıp raporları, olay yeri inceleme raporları, kriminal raporlar, tanık, sanık ve müşteki ifadeleri yer aldı. Savunmasında tahrik ifadelerine yer veren sanığın iddiaları tanık ifadeleri tarafından yalanlanırken, sanığın olay günü büyük ölçüde uyuşturucu kullandığı hastane raporlarıyla da ortaya çıktı. Ayrıca yaralanan Nebahat Ecevit’in yaralarının hayati fonksiyonlarını etkileyip etkilemediğine dair yeniden muayene edilmesi değerlendirmesi yapıldı.

Mêrdin Şahmaran Kadın Platformu Üyesi Gülizar İpek, 23 Temmuz günü Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşma öncesi kadınlara duruşmaya katılım ve sahiplenme çağrısında bulundu.

‘Uyuşturucuya da şiddete de bir çözüm bulunmuyor’

Dosyanın özel savaşın bir örneği olduğuna dikkat çeken Gülizar İpek, yapılan savunmaların ve uyuşturucu kullanımının özel savaş politikası gerçekliğini net bir şekilde ortaya koyduğunu belirterek, Kürt kadınları için yegâne şeyin öz savunma ve örgütlenme olduğunun yeniden altını çizdi. Gülizar İpek, konuşmasının devamında şunlara yer verdi:

“Kadın arkadaşımız bütün toplumun da bildiği gibi doğumdan iki gün sona katlediliyor. Fail savunmasında uyuşturucu kullandığını ve o uyuşturucuyu da nerden temin ettiğini bilmediğini söylüyor. Baktığımızda kentte uyuşturucu kullanım oranı 9 yaşa inmiş durumda. Bu kadar ciddi madde kullanımı ve şiddetin olduğu bir yerde hiçbir önlem de alınmıyor. Mêrdin’de özel yürütülen savaş politikaları bu dosyada da kendini net bir şekilde gösteriyor. Kürdistan’da kadınlara yönelik çok ciddi bir özel savaş var. Bölgede ne gençlerin ne de kadınların birbirine temas etmesini istemiyorlar. Artan uyuşturucu kullanımı bununla beraber süregelen kadın katliamlarının sebebidir. İktidar kadınların öz savunmalarını oluşturacak örgütlenme biçimine müdahale ediyor. Sistem bunu durdurmak için de sürekli bir saldırı pozisyonunda oluyor.”

‘Özel savaş yöntemleri cezasız bırakılmamalı’

Gülizar İpek, mahkemelerde kimi savunmalarla faillerin suçlarını meşrulaştırdığını söyleyerek,  “Bakıyoruz son süreçte failler, uyuşturucu ya da deli ifadesiyle suçlarını meşrulaştırıp, suçtan kurtulmaya çalışıyorlar. Bu bir yönteme dönüştü. Bu yöntem cezasızlıkla ödüllendirilmemeli. Fail en ağır cezayı almalı. Biz kutsal ailenin değil, kadının korunmasını istiyoruz. Aile içerisinde var olan şiddet sarmalına karşıyız. Aileyi kutsallaştırmanın bir anlamı yoktur. Her kadın örgütlenmeli ve öz savunmasını geliştirmeli. En büyük öz savunmamız örgütlülüğümüzdür. Bu dava bizler için çok önemli, bu davaya sahip çıkmamız gerekiyor.”