HESNA MIHEMED

Şehba – İmralı Cezaevi’nde 25 yıldır tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit giderek derinleştirilirken, 2019 yılından bu yana avukat ve ailesiyle görüşmesi engelleniyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununa çözüm için 10 Ekim 2023’te tanınan siyasetçilerin, akademisyenlerin ve yazarların dünyada 74 farklı merkezde başlattığı kampanya sürüyor. Kuzey ve Doğu Suriye’nin Şehba kentindeki Efrinli kadınlar, tecride yönelik tepkilerini ajansımıza anlattı.

‘Tecrit ağırlaştıkça bizim öfkemiz daha da artıyor’

Kadınlardan Siliva Mustafa, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridi kınayarak, şöyle konuştu: "Önder Apo'ya uygulanan tecridi şiddetle kınıyoruz. Bu, başta Türk devleti olmak üzere tüm uluslararası devletler eliyle yapılan siyasi bir tecrittir. Önder Apo'nun düşünce ve fikirlerinin halka ulaşmasını engellemek istiyorlar ve asıl amaçları Demokratik Ulus Sistemi’nin hayata geçmemesidir. Önder Apo’ya uygulanan tecrit, Önder Apo’nun düşünce ve fikirleriyle yaşam süren tüm kadınlara uygulanan tecrittir. Tecridi yoğunlaştırarak Önder Apo’nun fikirlerini durduramayacaklar ve Demokratik Ulus Sistemi’ne darbe vuramayacaklar. Onlar tecridi ağırlaştırdıkça bizim öfkemiz mücadele gücümüz daha da artıyor. ”

‘Mücadelemizi yükselterek Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlayacağız’

Nezîfa Ehmed de, Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine yönelik işgal saldırılarının tecridi yoğunlaştırma politikasından farklı olmadığını belirterek, "Önder Apo'ya yönelik bu yoğunlaştırılmış tecridi asla kabul etmeyeceğiz. Bölgelerimize yönelik saldırılar ağırlaştırılmış tecritle bağlantılıdır. Amaçları halkı ve Önder Apo’yu birbirinden ayırmaktır. Düşmanın politikalarından etkilenmiyoruz ve tecride karşı mücadele hattını yükseltiyoruz. Mücadelemizi yükselterek Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünü sağlayacağız" şeklinde konuştu.

‘Tek isteğimiz Rêber Apo'yu fiziki olarak aramızda görmektir’

Fidan Osman ise, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü garanti altına alınıncaya kadar ayakta olucaklarını belirterek, şu sözlere vurgu yaptı: "Önder Apo'ya yönelik tecridi reddediyoruz ve Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü için mücadelemizi sürdüreceğiz. Çalışmalarımızı ve faaliyetlerimizi durdurmayacağız, direnişimizi sürdüreceğiz.  Özgür kadınların iradesi bu tecridi kıracak, İmralı duvarlarını yıkacağız. Tek isteğimiz Rêber Apo'yu fiziki olarak aramızda görmektir."