HESNA MIHEMED

Şehba- Topraklarından göç etmek zorunda kalmak, ağır travmalara neden oluyor. Efrinliler de 5 yıldır bu durumu yaşıyor. Türk devleti, 20 Ocak 2018 tarihinde başlattığı Efrin İşgal Harekatı’nda sivilleri bombalayıp katletti. Efrinliler işgal harekâtına karşı 58 gün direnmelerine rağmen bombardımanların ve katliamların yoğunlaştırılması nedeniyle Şehba Kantonu’na göç etmek zorunda kaldılar. Şehrin tümden işgal edildiği 18 Mart 2018’den bu yana Efrin’de halk Türk devleti ve çeteleri tarafından işkencelere uğrayıp katledilirken, göç edenler ise anne ve babalarının mezarlarını, anılarını barındıran topraklarından uzakta olmanın acısını yaşıyor.

Başta kadınlar olmak üzere Efrinliler bu acılara teslim olmuyor ve şehirlerinin özgürleştirilip geri dönecekleri gün için çalışıyor. Şam yönetiminin ağır gıda ve akaryakıt ambargolarına, Türk devletinin bombardımanlarına rağmen Efrinliler Şehba’da Çağın Direnişi’nin 2’nci aşamasıyla direnmeye devam ediyor. Kadınlar göç ettikleri Şehba’da direnişe devam ediyor.

‘Şehitlerimizin izindeyiz’

Çağın Direniş şehitlerinden Şinda Botan’ın annesi Xendel Mihyedin, “Efrin’de çocuklarımızın kanı var. Onlar canını feda etti ve biz de onların izinde Efrin’i özgürleştirip topraklarımıza döneceğiz. 5 yıldır şehrimizden koptuk. Bu çok ağır bir durum. Şehba’da büyük zorluklar yaşıyoruz.  Bu zorluklara şehrimize geri dönebilmek için katlanıyoruz. Biz şehit anneleri olarak çocuklarımızı bu yolda feda etmiş olmaktan pişman değiliz. Şehit anneleri olarak mücadele eden güçlerimizi destekliyor ve çocuklarımızın izinden yürüyoruz. Bir kızımı Çağın Direnişi’nde Efrin’in savunması için uğurladım diğer çocuklarımı da bu yolda uğurlarım. Şehitlerimizin yolunu takip ederek onların hayallerini gerçekleştireceğiz” dedi.

‘Yaralarımızı birlikte sardığımız gibi Efrin’i de özgürleştireceğiz’

Bir gün mutlaka Efrin’in özgürleşeceğini ve şehirlerine döneceklerini söyleyen Mîdiye Haj Ahmed de "Türk devleti ve çetelerinin işgali nedeniyle Efrîn'den Şehba'ya göç ettik. Ama Efrin’i hiç unutmadık. Biz Efrinliler olarak Şehba’da işgal saldırıları ve işgalle açılan yaralarımızı birlikte ve direnişimizle sarıyoruz. Efrin’i de bu şekilde özgürleştirecek ve döneceğiz” diye konuştu.

‘Efrîn’de çocuklarımızın kanı var’

Meriyam Henan da her gün Efrin’den söz ettiklerini ve hiç unutmadıklarını dile getirerek, şunları söyledi: “Efrin’den yani anılarımızı bıraktığımız topraklarımızdan uzak olmanın acısını günlük olarak yaşıyoruz. Topraklarımıza dönmek için direnmekte kararlıyız. Çünkü ancak direnişle dönebiliriz.

Efrin’de şehitlerimiz oldu. Efrin çocuklarımızın kanıyla sulandı. Biz de Efrin özgürleşinceye ve dönünceye kadar direnişimizi sürdürmeye söz veriyoruz. Biz dünyaya göstereceğiz ki sadece direnişle Efrin özgürleşebilir ve biz dönebiliriz.”