Efrîn işgalinin yıldönümü: İşlenen suçların hesabını sorun

Türk devletinin Efrîn’e yönelik saldırılarının ardından göç eden Efrînli Naima Rasho, “Topraklarımıza geri dönme umudumuz var” diyerek, işgalin yıldönümünde uluslararası ülkelere, insan hakları örgütlerine, “İşlenen suçların hesabını sorun” çağrısı yaptı.

SIBELIA AL-IBRAHIM

Rakka- Türk devleti, 20 Ocak 2018 yılında Kuzey ve Doğu Suriye’nin Efrîn kentini işgal saldırısı başlatmasından sonra halk 58 gün destansı bir direniş sergiledi. “Çağın Direnişi”nde 58 gün boyunca Türk devletinin en ağır saldırılarına maruz kalan Efrîn halkı, yaşanan direnişte ağır bedeller ödedi.

İkinci göçe maruz kaldılar

İşgal yıllarında Efrîn halkı, katliam, taciz, tecavüz, yağma, kaçırılma, işkence başta olmak üzere birçok ihlale maruz kalırken, binlerce Efrînli de Kuzey ve Doğu Suriye’nin diğer bölgelerine göç etmek zorunda kaldı.  Uzun yıllar çadırlarda zor yaşam şartları altında direnen Efrîn halkının tek umudu ise bir gün topraklarına geri dönmek oldu. Şehba’da uzun yıllardır her türlü kuşatma ve saldırılara karşı mücadelesini sürdüren Efrîn halkı, 2 Aralık 2024’te Türk devleti ve çetelerin saldırılarıyla birlikte ikinci kez göçe maruz bırakıldı. Efrînliler Şehba’da yaşayan halkla birlikte bu kez de Kuzey ve Doğu Suriye’nin iç kentlerine göç etti.

‘Osmanlı hayalini gerçekleştirmek istiyorlar’

Rakka Efrîn Sosyal Derneği Eşbaşkanı Meryem Bilal, Türk devletinin soykırım saldırılarına tepki göstererek, Türk devletinin Suriye topraklarında daha geniş yer alarak Osmanlı hayalini gerçekleştirmek istediğini kaydetti. Meryem Bilal, “Türk devleti saldırılarla Kürtlerin varlığını yok etmeyi hedefliyor. İşgalle birlikte halkı yerinden ediyor ve yerlerine çeteleri yerleştiriyor. Böylelikle işgal ettiği toprakların demografik yapısını değiştirmeyi amaçlıyor” dedi.

Kaçırılma, taciz, tecavüz, katliam…

Efrîn işgaline dair değerlendirmelerde bulunan Meryem Bilal, “Türk devleti, 20 Ocak 2018 tarihinde Efrîn’i işgal etti ve işgal ettiği Efrîn’de Kürtçe konuşulmasını dahi yasakladı. Okullarda Türk dili dayatılıyor. Efrîn şehri çok korkunç, trajik ve üzücü görüntülere sahne oldu.

Özellikle gençler ve kadınlar asılsız iddialarla keyfi tutuklamalara maruz kaldı. Tutukladıkları gençleri serbest bırakmak için de ailelerden fidye istiyorlar. Kentte kalan Efrînli kadınlar, kaçırılma, taciz, tecavüz, katliam başta olmak üzere birçok insan hakları ihlallerine maruz kalıyor. Hapishanelerdeki kadınların akıbetleri hakkında hala net bilgilere ulaşılamıyor. Bunun yanı sıra kentin doğasına yönelik de saldırılar devam ediyor. Türk devletine bağlı çeteler bir yandan asırlık zeytin ağaçlarını keserken, öte yandan vergi vermeleri yönünde dayatmalarda bulunuyorlar” ifadelerini kullandı.

‘Halkın direnişinin yanında yer alacağız’

Şehba’ya yönelik saldırılarla beraber Efrîn halkının ikinci kez göçe maruz bırakıldığına dikkat çeken Meryem Bilal, “Türk devleti ve çeteleri, Şehba ve Til Rıfat’a saldırı düzenledi. Uzun yıllardır kamplarda Efrîn’e dönme umuduyla yaşam mücadelesi veren Efrîn halkı, Türk devleti ve çetelerinin saldırılarıyla ikinci kez göç etmek zorunda kaldı. Türk devleti, Suriye’de Esad rejiminin çöküşüyle birinci dünya savaşında kaybettiklerini kurtarmak için mevcut süreçten yararlanmak istiyor. Efrîn, Şehba ve Til Rifat’tan göç eden halk, saldırılara teslim olmayacaklarını ve direnişlerini sürdüreceklerinin mesajını veriyor. Bizler de her zaman halkın yanında olacağımızı ve direnişlerini destekleyeceğimizin sözünü veriyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Umudumuzu koruyoruz’

Şehba kamplarında yaşayan Cindiresli Naima Reşho ise, bir gün Efrîn’e dönme umudunu diri tuttuklarını belirterek, kamplarda yaşadıkları zorlu koşullara dikkat çekti. Naima Reşho, “Dondurucu soğuklar nedeniyle göç sırasında birçok zorluk yaşadık ve kayıplar oldu. Yol boyunca çetelerin ihlallerine maruz kaldık. Efrîn'in işgalinde birçok yakınımızı kaybettik ve Şengal’e yönelik saldırıda da kayıplarımız oldu. Birçoğu ile irtibatımızı kaybettik. Sürekli olarak saldırı, acı, göç ve ölümle karşı karşıyayız. Efrîn işgalinden bu yana yönümüzü nereye versek ölüm ve acı peşimizi bırakmıyor. Türk devleti bizden ne istiyor? Sivillere neden saldırıyor? Yaşadığımız acılara rağmen topraklarımıza geri dönme umudumuz var. Yerinden edilmenin zor koşullarına karşı hâlâ direniyoruz” şeklinde konuştu.

‘Saldırıları durdurun’ çağrısı

Efrîn halkının yaşadıklarına karşı uluslararası ülkelere ve insan hakları örgütlerine çağrı yapan Naima Reşho, “Türk devletinin saldırılarını durdurun ve bizlere karşı işledikleri suçların hesabını sorun” dedi.