“Devlete bağlı kurum ve derneklerin başkanları katillerimiz oluyor”
Şırnak’ta artış gösteren kadın cinayetlerine dair konuştuğumuz Şırnaklı kadınlar, cinayetlerin Kürt halkına dönük politikalardan ayrı tutulamayacağını ifade ederken faillerin korucu ya da devlet bünyesinde çalışan kişiler olduğuna işaret etti.

MEDİNE MAMEDOĞLU
Şırnex - Şırnak’ta dört gün içerisinde üçü kız çocuğu ikisi kadın 5 kişi katledildi. Faillerin erkek olduğu bu cinayetlerin arka planında sistematik şiddet öyküsünün olması dikkatlerden kaçmıyor. Kentte kadın cinayeti ve çocuk istismarına dönük vakalar giderek artarken cinayetlerin çoğunun korucu silahıyla gerçekleşmiş olması da düşündürücü.
Kadınlar korucu ya da devlet silahıyla katledildi!
Kentte 2022 yılı içerisinde basına yansıyan kadın cinayetleri vakaları şu şekilde:
*Mihriban Şengil: Uludere ilçesinde ikamet eden Mihriban Şengil, Nisan ayı içerisinde boşandığı Metin Şengil tarafından yolu kesildikten sonra pompalı tüfekle katledildi. Mihriban’ın yanında ki 8 yaşındaki kızı da silah saçmalarının isabet etmesi sonucu yaralandı.
*Sakine Kültür: Mayıs ayında Silopi ilçesine bağlı bir beldeye yakın çöplükte işkence edilip katledilmiş halde bulundu. Başlatılan soruşturma kapsamında Sakine’nin kentte Özel Harekât Ocakları Şırnak İl Başkanı İbrahim Barkın tarafından katledildiği ortaya çıktı. Katil İbrahim Barkın ifadesinde Sakine’yi işkence ederek katlettiğini itiraf etti.
*Firdevs Babat: Geçtiğimiz günlerde Uludere ilçesine bağlı Şenoba beldesi yakınlarında ki Hezil Çayı’nda cansız bedeni bulunan Firdevs Babat’ın Ahmet Babat adlı bir erkek tarafından katledildiği öğrenildi. Kısa süre içerisinde yakalanıp tutuklanan Ahmet Babat cinayeti itiraf ederken, Firdevs’in vücudunda ise 17 mermi girişi saptandı. Tecavüz şüphelerinin de olduğu cinayette Firdevs Babat korucu silahıyla katledildi.
*Leyla Karaaslan: İdil’de Hasan Karaaslan adlı bir erkek gece saat 3 sularında uyuyan üç kızını ardından eşi Leyla Karaaslan’ı ateşli silahla katletti. Şizofreni olduğu iddia edilen Hasan Karaaslan gittiği karakolda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Katledilen Leyla Karaaslan’ın 15 yıllık evlilik hayatı boyunca şiddet ve işkence gördüğü ortaya çıktı.
“Cinayetleri Kürt halkı üzerinden yürütülen politikalardan ayrı tutamayız”
Son süreçte yaşanan ve arka perdesinde çok farklı olayların yaşandığı cinayetlere dair konuştuğumuz Şırnak’lı kadınlar, yürütülen politikalarla Kürt kadınları ve gençlerinin öldürüldüğüne dikkat çekti. TJA Aktivisti Berivan Kutlu konuşmasına Kürt kadınları üzerinde yürütülen katliam politikasını kınayarak başladı. Cinayetlerin bölgede son yıllarda sıklıkla yaşandığına yer veren Berivan Kutlu, “Kadınlar üzerinde yürütülen katliam politikalarını Kürt halkı üzerinde yürütülen politikalardan ayrı tutamayız. Bu katliamı gerçekleştirenler ya da içinde bulunanlar genel devlet kurumlarında çalışan erkekler oluyor. Politikalarını yaşamımızın her alanına yerleştirmek istiyorlar. İpek Er, Gülistan Doku, Hakkâri’de yaşanan fuhuş olayları bunlar AKP’nin polisi eliyle gerçekleştiriliyor” sözlerini kullandı.
“Devlete bağlı kurum ve derneklerin başkanları katilerimiz oluyor”
Sistemin gözaltı ve tutuklamalarla sindiremediği halkı yozlaştırarak kültürsüzleştirmeye çalıştığını belirten Berivan Kutlu, Kürt kadınlarının da bu politikalar çerçevesinde katledildiğini söyledi. Berivan Kutlu konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Genç kadınları kendilerine bağlayarak kültürlerinden uzak tutmak istiyorlar. Bu politika şuanda Cizre’de yürütülüyor. Bu tür durumlara kadınların bilinçlenmesi ve örgütlenmesi gerekir. Bunlar bilerek Kürdistan’da yürütülüyor ve devlete bağlı dernek ya da kurumlar özellikle buralarda açılıyor. O kurumun derneklerin başkanları da bizim katillerimiz oluyor.”
“Bilinçlenen kadını katlederiz diyorlar”
Son olarak kadınlara bilinçlenme ve oyuna gelmeme çağrısında bulunan Berivan Kutlu şunları söyledi: “Kadın katillerini de göz boyamak için gözaltına alıp kısa süre sonra bırakıyorlar. AKP-MHP iktidarı bu politikalarla kadınlara bir mesaj vermek istiyor. Kadınların bilinçlenmesini istemiyor, bilinçlenen kadını katlederiz diyorlar. Kürt halkını yok etmek istiyorlar bu şekilde Kürt kadınlarını da yok etmek ve bilinçsizleştirmek istiyorlar. Bunlara karşı bizim de mesajımızı nettir. Mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu politikalar karşısında susmayacağız.”
“Devletin bize yaklaşımının farkındayız”
Bir diğer aktivist Beybun Aslan ise devletin Botan Bölgesi’nde kadınlara olan yaklaşımının apaçık ortada olduğunu ve kadınların bu yaklaşımların farkında olması gerektiğini aktardı.
“Son zamanlarda kadın şiddeti kadın kırımı özellikle Botan Bölgesi’nde devam edip artmaktadır. Bu kadınların öldürün ya da öldüreni koruyan, korucu ya da bir devlet kurumunda çalışan şahıslar oluyor. Kadınları alanlardan uzaklaştırıp, bilinçsizleştirmek isteyen politikalar yürütülüyor. Bu politikalara karşı dur deyip devletin bize yaptırmak istediği şeylere karşı duralım. Bu politikalar sadece ölüm ve şiddet getiriyor.”