Cezayirli feminist Nefise Lehreş: Kadınların yaşam hakkını savunmalıyız

Cezayir Ulusal Kadın Derneği Başkanı Nefise Lehreş, 90’lı yıllardan sonra Cezayirli kadınların anayasal haklarını ve tam eşitlik taleplerini değerlendirerek, günümüzde kadınların kazanılmış ve anayasada yer almış hakları konusunda bilinçlendirilmeye ve daha fazla örgütlenmeye ihtiyaç olduğunu söyledi. 
NECWA RAHÎM
Cezayîr – Ortadoğu ülkelerine oranla Cezayirli kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi Cezayir anayasasında kadın haklarının garanti altına alınması konusunda değişimlere yol açtıysa da, bugün onların da ana gündemlerinden biri kadının yaşam hakkının savunulmasıdır. Dünya genelinde kadına yönelik artan cins kırımına karşı kadınlar artık daha fazla birleşmeye, örgütlülüğü daha da güçlendirmeye, büyütmeye ihtiyaç olduğunu düşünüyor. Bu kadınlardan biri de Cezayir Kadının Sesi Radyosu yönetimi ve Cezayir Ulusal Kadın Derneği Başkanı Nefise Lehreş… Bir feminist olan Nefise Lehreş, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Cezayir’de feminist hareketlerin durumunu, kadın yaşam ve anayasal haklarının ne kadar savunulduğunu ve pratikleştirildiğini ajansımıza değerlendirdi. 
“Cezayirli kadınların mücadelesi devam ediyor”
Nefise Lehreş, Cezayirli kadınların erkek eğemenlikli sisteme karşı uzun evrimli bir mücadele yürüttüğünü ve birçok şeyi değiştirebildiğini kaydetti. Ancak kadınların Cezayir’de hala devam eden bir mücadelesinin olduğunun altını çizen Nefise Lehreş, “Kadınlar mücadeleleriyle birçok şeyi değiştirebildiler. Ama hala mücadeleyle elde edilmiş haklarını savunmaya devam ediyorlar. Aslında Cezayir’de kadın haklarına yaklaşım konusu hala çok karışık. Çünkü hala kadınlar mevcut haklarını tam elde edebilmiş değil. Arap dünyasında Cezayir anayasasının en iyisi olduğuna inandığım halde, mevcut anayasanın da kadınların tam eşitlik sağlaması konusunda eksiklikleri mevcut. Anayasada kadınların hakları olduğu halde, bu haklar çoğu kez uygulanmıyor. Bunda toplumsal faktörler kadar kadınları tuzağa düşüren, inançsızlaşmasına yol açan yaklaşımlar da etkili. Yine kadınların bu haklarından bir haber yaşaması da etki ediyor” dedi. 
“Gündemimizde artık kadınların yaşam hakkını savunmak var” 
1990’lı yıllara kadar yoğun bir mücadele veren feminist hareketlerin günümüzdeki durumu ve mevcut taleplerine ilişkin olarak da Nefise Lehreş, “Feminist hareketlerin hala temel talepleri kadınların haklarıdır. Talepler toplumun gelişim düzeyiyle de bağlantılı. Tüm dünyada toplumsal gerçeklik ve zihniyet değişimiyle bağlantılı olarak taleplerin de rengi değişiyor. 1990’lı yıllardan sonraki süreçler çok daha çetin geçti, zordu yani. Biz o zaman kadınların anayasal haklarını talep ediyorduk, eşitlik ve aile kanunda değişiklikler talep ediyorduk. Ama şimdiki süreç çok daha farklı artık kadınların yaşamı tehdit altında. Biz eşitlik talep ederken, şimdi ise kadınların hayatını nasıl savunacağımızı düşünüyor, bu yönlü mücadele ediyoruz.” İfadelerinde bulundu. 
“Feminist örgütler daha fazla rol üstlenmeli”
Feminist hareketlerin daha geniş bir kadın kitlesine ulaşması ve sorunlarına çözüm adresi olabilmesi için de Nefise Lehreş’in belli önerileri var: “Kuşkusuz feminist hareketlerin daha geniş bir kitleye ulaşabilmeleri için daha fazla rol üstlenmeleri lazım. Atılması gereken ilk adım anayasada kadın haklarının tam olarak güvence altına alınması. Çünkü haklarından habersiz olan kadınların hayatı tehlikede. Feminist hareketler de en çok bu konuda mücadele etmeli.” 
“Daha iyi örgütlenirsek, toplumsal gerçekliği değiştirebiliriz”
Feminist kadın örgütlerinin siyasi partilerin ve mevcut erkek egemenlikli sistemin etkisi ve gölgesi altında kalmadan bağımsız bir şekilde hareket etmeleri gerektiğine inanan Nefise Lehreş, “Feminist hareketler mücadeleleriyle birçok hak elde etti. Aile kanununda değişimler yarattılar. Ancak bağımsız hareket etmeyen birçok kadın örgütünün de bu süreçte dağıldıklarına hep birlikte tanıklık ettik. Sistemle hareket eden örgütler var, bir de bağımsız hareket edenler. Şimdi sistem ve partilerle hareket eden kadın hareketlerinin durumu biraz daha farklı. Ama bağımsız hareket eden feminist kadın örgütlenmeler mücadeleleriyle birçok değişime yol açabildiler. Birçok hak elde edebildiler. En önemlisi de kısmi de olsa zihniyet değişiminin sağlanmasında katkıları oldu” ifadelerinde bulundu. 
Nefise Lehreş, son olarak feminist hareketlerin taleplerinin toplum nezdinde neden kabul görmediğine ilişkin olarak da, “Feminist hareketler ayrı ayrı örgütlenseler bile, önemli olan tek amaç etrafında toplanmaları. Feminist hareketler daha iyi örgütlenirse, toplumsal gerçekliği değiştirebilir” sözlerine yer verdi.