Cezaevlerindeki çocukların durumuyla ilgili Meclis’e önerge sunuldu

HDP Mûş Milletvekili Şevin Coşkun, cezaevlerindeki çocukların durumunu Meclis gündemine taşıyarak, “Çocukların tahliyelerinin sağlanmasına dönük herhangi bir eylem planınız var mıdır” diye sordu.

Mûş -  Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mûş Milletvekili Şevin Coşkun,  cezaevlerinde bulunan kız çocuklarının durumuna ilişkin Adalet Bakanı’nın yanıtlaması talebiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi sundu.

‘Cezaevlerinde 2 bin 560 çocuk var’

Önergede şunlar belirtildi: “Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 1 Mart 2023 tarihinde yayınladığı verileri göre, cezaevlerinde 14 bin 273’ünü kadın, 2 bin 560’sı çocuk olmak üzere 349 bin 893 tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır. Tutuklu ve hükümlülerin 5 bin 977’si 65 yaşın üzerindedir. Ayrıca açıklanan verilere göre, cezaevlerinde 75 tutuklu kız çocuğu bulunurken, 29 hükümlü kız çocuğu da Kovid-19 iznindedir.

‘Yaşadıkları sorunlar gözetilmiyor’

Adalet Bakanlığı verilerine göre ise 0-6 yaş arasında 396 çocuk cezaevinde tutulmaktadır. Ancak çocukların cezaevinde kalma koşulları, koşullarının çocuk psikoloji üzerinde yarattığı tahribatlara dair herhangi bir veri bulunmamaktadır. Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nin Hapiste Çocuk Tematik Alan Temsilcisi Avukat Cansu Şekerci’nin cezaevlerindeki kız çocuklarının durumuna ilişkin yaptığı açıklamada; cezaevlerinin yetişkin erkeklerin ihtiyaçlarına göre dizayn edildiğini; 

cezaevlerinde kız çocukları için ayrı bir bölümün ve çocuk cezaevlerinin bulunmadığını, cezaevlerindeki kız çocuklarının uğradığı hak ihlallerini izleyemediklerini, kız çocuklarının kadın cezaevlerinin çocuk koğuşlarında tutulmasının bir uygulama haline getirildiğini belirtmiştir. Şekerci; kız çocuklarının ihtiyaçları ve yaşadıkları sorunlar gözetilmeden cezaevlerinde tutulduğunu ve Adalet Bakanlığı’na kız çocuklarının hangi kadın cezaevlerinde tutulduğuna dair bilgi edinme amaçlı yaptıkları başvurulara yanıt alamadıklarını ifade etmiştir.

‘Psikolog ve pedagog sayısı yetersiz’

Cezaevlerinde kız çocuklarının ulaşabileceği psikolog ve pedagog sayılarının yetersiz olduğunu belirten Şekerci; kız çocuklarının mevcut tutulma koşullarında cezaevleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ile devletin yükümlülüğünde olan çocuk haklarının tam tersi bir noktada olduğunu; izleme ve denetim mekanizmaları, çocuk cezaevleri ya da çocuk koğuşları için düzenli izleme takvimine ve bilincine sahip olmadığını; bu mekanizmaların bir standartta olmaması sebebiyle ihlallerin takibinde ve önlenmesinde ciddi sorunlara neden olduğunu aktarmıştır”

Önergenin devamında ise Adalet Bakanlığı’na şu sorular yönetildi:

“* Kız çocuklarının kadın cezaevlerinde tutulduğu ve cezaevlerinde kız çocuklarına dair bir bölümün bulunmadığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise gerekçesi nedir?

 * Cezaevlerinde tutulan kız çocuklarına, tutuldukları koşullara ve bu koşulların sebep olduğu tahribatlara dair herhangi bir veri tabanının bulunmadığına ilişkin iddialar doğru mudur? Doğru ise gerekçesi nedir? Bu konuya dair bir çalışmanız ne zaman olacaktır?

 * Bakanlığınızın verilerine göre cezaevlerinde bulunan 0-6 yaş aralığındaki 396 çocuğun kaçı kız çocuğudur?

* Cezaevlerinde, kız çocuklarının ihtiyaçlarının gözetilmediği, ulaşabilecekleri psikolog ve pedagog sayısının yetersiz olduğuna iddialar doğru mu? Çocukların tutulduğu ancak psikolog ve pedagogun bulunmadığı cezaevi sayısı kaçtır?

 * CİSST’in kız çocuklarının durumuna ve hangi kadın cezaevlerinde tutulduğuna dair Bakanlığınıza yaptığı başvuruların yanıtsız bırakılmasının gerekçesi nedir?

 * Cezaevlerinde tutulan çocuklara yönelik hak ihlallerine ilişkin son 8 yıldır Bakanlığınıza yapılan başvuru sayısı kaçtır? Kaçı hakkında soruşturma başlatılmıştır?

 * Cezaevlerindeki çocukların düzenli izleme ve denetim gibi mekanizmaların gerektiği düzeyde olmadığına dair iddialar doğru mudur? Doğru ise gerekçesi nedir?

 * Cezaevlerinde tutulan kız çocuklarının maruz kaldığı hak ihlallerinin önlenmesine ve bu çocukların tahliyelerinin sağlanmasına dönük herhangi bir eylem planınız var mıdır?”