Barış ve Güvenlik İçin, İşgale ve Kadın Kırımına Karşı Mücadele Girişimi’nden TAJÊ’ye destek
Barış ve Güvenlik İçin, İşgale ve Kadın Kırımına Karşı Mücadele Girişimi, TAJÊ’nin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde başlattığı ‘Kadın Soykırımına Karşı Öz Savunmanın Sesi Ol’ kampanyasına destek verdiğini duyurdu.
Haber Merkezi- Êzidî Özgür Kadın Hareketi (TAJÊ), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yaptığı açıklama ile ‘Kadın Soykırımına Karşı Öz Savunmanın Sesi Ol’ adıyla yeni bir kampanya başlatarak, tüm dünya kadınlarına “2024 yılında kadına yönelik soykırıma karşı direnişimizle çok daha gür bir ses çıkarmalı, savunmamızı geliştirmeliyiz” çağrısında bulundu. Kadın kırımı ve her türlü işgal girişimine karşı kurulan Barış ve Güvenlik İçin, İşgale ve Kadın Kırımına Karşı Mücadele Girişimi, yaptığı yazılı açıklama ile TAJÊ’nin başlattığı kampanyaya destek verdi.
Yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Êzidî Özgür Kadın Hareketi (TAJÊ) tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ‘Kadın Soykırımına Karşı Öz Savunmanın Sesi Ol’ adıyla başlatılan kampanyaya katıldığımızı ilan ediyoruz. IŞİD adı altında toplu katliam ve insanlık suçları işleyen çeteler, kadınlara ve Êzidî toplumuna yönelik bir katliam gerçekleştirdi. IŞİD çetesinin temsil ettiği zihniyet yeni bir şey değil, sadece ismi zamanla değişti. IŞİD çeteleri Kürt halkına ve özellikle Êzidî halkına karşı en vahşi yöntemlerle katliamlar gerçekleştirdi. Êzidî halkına yaşatılan 74’üncü fermanda din adı altında çocuklar katledildi, insanların kafası kesildi, kadınlar kaçırıldı.
21’inci yüzyılda kadınların mücadelesine tanık oluyoruz. Kadınlar özgürlükleri için seslerini yükseltiyorlar. Aynı zamanda gerici, aşırıcı, radikal, faşist ve ırkçı rejimlerin başta kadınlar olmak üzere toplumları yok eden sistematik saldırıları da artıyor. Bugün Filistin'de, Suriye'de, Türkiye'de, Sudan'da, Yemen'de, Libya'da, Afganistan'da ve İran'da kadın soykırım politikası uygulanıyor. Bölünmüş toplumlar inşa ederek aralarında çatışmalar yaratmak istiyorlar. Biz de bu temelde girişim olarak, diktatörlüğün merkezi sisteminin çöktüğünü söylüyoruz. Artık merkezi ve diktatörlük rejimlerinin iflas ettiğini, demokratik değişimin her toplumda özgür bir alan haline geldiği merkezi olmayan sistemlerin yaratılmasının söz konusu olduğunu söyleyebiliriz.
Bizler Êzidî halkının yanındayız ve onların kendi topraklarını yönetme ve kendilerini katliamlardan koruma hakkına sahip olmaları gerekiyor. Kadına yönelik katliamlar ve köle pazarlarında satışı nedeniyle 3 Ağustos kadın soykırımı günü olmalıdır. Bu kadınların çoğunun akıbeti hala bilinmiyor. Bir kez daha tüm insan hakları ve uluslararası örgütleri, fermanı uygulayan yetkililerden hesap sormaya ve yargılamaya çağırıyoruz. Êzidî kadınlarını ve mücadelelerini destekleyeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz. Kadına yönelik her türlü şiddete, zulme, baskıya ve soykırıma karşı kadınlar olarak ittifak, dayanışma ve ortak mücadele içinde olmalıyız. Özgür bir toplum, adil ve demokratik bir sistem inşa etmek için çalışmalarımızı güçlendirelim."