Araştırılması istenen ilişki: Türkiye ve kimyasal silah
Türkiye’nin kimyasal silahlar ile bir türlü tanımlanamayan ilişkisi 90’lı yıllara dayanıyor. Tüm dünya Türkiye’nin kimyasal silah kullandığına dair verilerin araştırılmasını istiyor.
SARYA DENİZ
Haber Merkezi - Kimyasal gazlar, tarih boyunca devletlerin savaşlarda kullandığı en tehlikeli silahlardan biri oldu. Kimyasal silahlarla kitlesel ölümler, insanlık tarihinin en acımasız katliamları olarak hafızalarda yerini aldı. Kimyasal Silahların Yasaklanması Sözleşmesi (CWC) dünya ülkeleri tarafından kimyasal silahların üretimini, stoklanmasını ve kullanımını yasaklayan bir silah kontrol antlaşması olarak yazıldı. 1993 yılında imzaya açılan sözleşmeye, Türkiye 12 Mayıs 1997 tarihinde taraf oldu.
Türkiye kimyasal silahların özellikle Federe Kürdistan Bölgesi’nde sürdürülen operasyonlarda kullanımı ile ilgili gündemdeki yerini koruyor. En son dünyanın birçok ülkesinden tanınmış prestij sahibi kadın bir araya gelerek bir mektup kaleme aldı ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nün sorumluluklarını yerine getirmesini ve Türkiye ordusunun kimyasal silah kullanımı ile ilgili iddiaları soruşturmasını istedi. Esasen 65 kadının imzasını taşıyan bu mektupta yer alan talep ilk değildi. Daha önce de Türkiye’nin kimyasal silah kullandığı defalarca dile getirildi. Hatta kimi devletlerin parlamentolarında parlamenterler konunun araştırılması için hükümetlere önergeler sundu.
Defalarca dile getirildi
Birleşmiş Milletler 2019 yılında kimyasal silah müfettişleri Türk kuvvetlerinin çocuklara karşı beyaz fosfor kullandığı iddialarına ilişkin bilgi topladıklarını duyurdu. Ancak bu duyurunun sonunda nasıl bir soruşturma yürütüldüğü açıklanmadı.
ABD Temsilciler Meclisi üyesi Ilhan Omar da Türkiye’nin operasyonu sırasında sivillere karşı kimyasal silah kullanıp kullanılmadığının araştırılması çağrısında bulundu. Almanya'da Sol Parti, operasyonda kimyasal silah kullandığına dair iddiaları Alman Federal Meclisi’nin gündemine taşıdı. İtalya’da Parlamenter Erasmo Palazzotto, kimyasal silah kullanılmasına ilişkin İtalya Parlamentosu’na soru önergesi veren isimdi. Türkiye’nin kimyasal silah kullandığı ayrıca uluslararası basında da defalarca haber oldu sayfalara, köşelere taşındı. Times’ın baş yazısı örneğin sadece bu başlıkla çıktı.
Türkiye hakkındaki iddialar ilk değil
Türk devletinin saldırılarının ardından yaralarının bedenlerindeki izler kimyasal silahları işaret etti. Uzmanlar, yara izlerinin yasaklı kimyasal silahların yol açtığı belirtilerle benzerliğine dikkat çekerken özellikle uluslararası kurumlara konunun kapsamlı bir şekilde araştırılması için defalarca çağrı yaptı. Türkiye’nin kimyasal silah kullanımı ile ilgili hakkındaki iddialar ilk değil. Üstelik bu iddialar sayılamayacak kadar fazla ve eskilere dayanıyor.
İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi 2011 yılında “Kimyasal Silahlar Raporu”nu açıkladı. Rapora göre 1994 yılından 2011 yılına kadar bu yasaklı silahlar PKK’li savaşçılara karşı kullanıldı. Raporda özellikle “Türkiye’de 1984 yılında başlayan ve ‘düşük yoğunluklu savaş’ olarak tanımlanan çatışmalı süreçte, sistematik bir biçimde insan hakları ihlalleri yaşanmış ve insancıl hukuk kaideleri yok sayılmıştır. Savaş dönemlerinde insanlığa karşı suçlar olarak tanımlanan kitle imha silahları, yani kimyasal silah kullanımı 1990’lı yıllardan sonra yoğun bir şekilde gündeme gelmeye başlamıştır” ifadeleri dikkat çekiyor.
İlk kez 90’lı yıllarda gündeme geldi
90’lı yıllarda çatışmalı süreç nedeni ile kimyasal silah kullanımı çok fazla gündeme geliyor. İlk kez 1994 yılında yaşanan bir çatışmada PKK’li savaşçılara karşı kimyasal silah kullanıldığı yönünde iddialar ortaya atıldı. Ancak konu ile ilgili yeterli veri elde edilemediği, bağımsız kurumlar tarafından da dönemin koşulları nedeniyle ele alınamadığı belirtiliyor.
437 kişi öldü
Yapılan araştırmalar sonucunda hazırlanan raporda TSK’nın 46 kez kimyasal ve biyolojik silah kullandığı bu saldırılarda 437 kişinin öldüğü yazdı. Raporda şu bilgilere de yer verildi:
* Militanlara Yönelik Kimyasal Silah Kullanımı İddiası : 39
* Doğa ve Araziye Yönelik Kimyasal Silah Kullanımı İddiası : 5
* Biyolojik Silah Kullanımı İddiası : 2
* Kimyasal Silah Kullanımı Sonucu Yaşamını Yitiren Kişi Sayısı : 437
* Kimyasal Silah Kullanımı Sonucu Telef Olan Hayvan Sayısı : 134
Dernek aynı zamanda birçok bulgunun kimyasal silaha işaret ettiğini vurgulayarak araştırılmasını istedi. İHD çalışmasında değişik tarihlerde gerçekleşen saldırılarda silahların kullanımı ile ilgili kuvvetli iddiaların olduğuna da dikkat çekiyor.
Silahların kullanıldığına dair örnekler
"Şırnak'ın Silopi İlçesi'ne bağlı Ballıkaya Köyü yakınlarında 11 Mayıs 1999'teki çatışmada 20 PKK'linin kimyasal silahlarla öldürüldüğü belirtildi. Almanya'da bulunan kriminal laboratuarda yapılan inceleme sonrası tanzim edilen raporda; materyalin (tüpün) kimyasal madde içeren ve öldürücü niteliğe sahip kimyasal gaz olduğu belirlendi."
"Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde 2009'daki çatışmada çatışmada ölen 8 PKK'linin silahla öldürülüdüğü iddia edildi. Alman insan hakları savunucuları ve siyasetçiler uluslararası soruşturma isterken, Hamburg Üniversitesi TSK'nın kimyasal silah kullandığını raporla ispatladı. Söz konusu olaya ilişkin ortaya çıkan fotoğrafları inceleyen Hans Baumann adlı bir uzman, resimlerin gerçek olduğunu kanıtladı ve Hamburg Üniversitesi Hastanesi de militanların büyük bir olasılıkla kimyasal silahla vurulduğuna dair rapor verdi."
"31 Temmuz 2011'de Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde çıkan çatışmada yaşamını yitiren PKK'li Bedran Kaya'nın vücudunda herhangi bir kurşun izinin olmaması ve cenazesini yıkayanlar tarafından derisinin parça parça döküldüğüne dair bilgiler verilmesi kimyasal silah kullanıldığı şüphesini arttırdı."
“Cizre’de kimyasal silah kullanıldı”
Kimyasal silah kullanımı ile ilgili ciddi veriler 2016 yılında alındı. Sokağa çıkma yasakları döneminde Cizre kimyasal silah kullanılan yerlerden biri olarak anıldı. Operasyonların bitmesinin ardından bir heyetle birlikte incelemelerde bulunan dönemin HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, kimyasal silah kullanıldığına dair şüphelerini dile getirdi.
O dönem HDP Şırnak milletvekili olan Faysal Sarıyıldız da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne Cizre'de incelemelerde bulunulması talebiyle mektup gönderdi. Faysal Sarıyıldız, mektupta askerin kimyasal ve yakıcı silahlar kullandığını yazdı. Faysal Sarıyıldız, mektubunda şu ifadelere yer verdi:
“Yaşamını yitirenlerin bir çoğunun yanarak can verdiği ve vücut bütünlüğünün bozulduğu otopsi bilgileri mevuttur. Cizre'de 64 gündür devam eden sokağa çıkma yasağında kimliği tespit edilebilmiş 80, ayrıca henüz kimliği tespit edilemeyen 129 kişi hayatını kaybetti.”
Efrîn’de doktorlar tespit etti
Türkiye’nin Efrîn’e ilk saldırısında napalm bombası kullandığı belirtildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi iddia taraflarından biriydi. Ayrıca bölgede yetkililer ellerinde delillerin olduğunu ifade ederek uluslararası kamuoyunu araştırma yapmaya ve Türk devletine yaptırım uygulamaya davet etti. Efrîn’de bir köye yapılan hava saldırısında 6 sivil yaralanmıştı. Köylülerde nefes almada zorluk ve gözbebeklerinde büyüme tespit edilmiş bilgi veren doktorlar kimyasal kullanıldığına dair şüpheleri doğrulamıştı.
Kimyasal silah kullanımı nasıl tespit edilir?
Uzmanlar, kimyasal silah kullanılmış bölgede 3 tip kanıt arıyor: Çevresel, biyomedikal ve belgesel kanıtlar.
Çevresel kanıtlar mühimmatlardan geriye kalan parçalar, toprak örnekleri ve binalardan beton parçaları olabilir.
Biyomedikal kanıtların içinde ise kan, idrar ve saç örnekleri yer alıyor.
Belgesel örnekler ise görgü tanıklarının anlatımları, video kayıtları ve sosyal medya paylaşımları olacak.
Uzamanlara göre ölü ve yaralılara ulaşabilmek çok önemli çünkü kimyasal silahların en güvenilir kaynakları biyomedikal kaynaklar oluyor. En önemli kanıtlardan biri ölüler.
Kimyasal Silahların Yasaklanması Anlaşması'na göre denetçiler, cesetler dahil olmak üzere her türlü kanıta erişebilir. Fakat bunun için önce cesetlerin bulunması gerekiyor.
Uzmanlar cesetleri bulamazsa bu da silahların kullanıldığına dair güçlü bir mesaj.