Anneler 100 gündür çocuklarının cenazesini bekliyor

Sêmalka Kapısı önünde yapılan çadır eyleminde 100 gün geçmesine rağmen kadınlar, Federe Kürdistan Bölge Hükümeti’nden hala çocuklarının cenazesini bekliyor.

EBİR MUHAMMED

Qamişlo- Tam 100 gün evvel evlatlarını Federe Kürdistan Bölgesi’nde yitiren Rojavalı annelerin Sêmelka Sınır Kapısı’nda başlattıkları çadır eylemi devam ediyor.  Annelerin tek talebi evlatlarının cenazelerinin kendilerine teslim edilmesi. Ancak Sêmelka Sınır Kapısı da hem annelere hem de Rojavalı yurttaşların yüzüne kapatıldı. Sêmelka Sınır Kapısı’nda annelerin direnişi yüz günü geride bırakırken resmi yapılan hiç bir başvuruya da yanıt gelmedi.

"Semalka Kapısı açılmalı"

Îman Mehmûd, “Eylemimiz yüzüncü gününe giriyor hala taleplerimiz karşılanmış değil” derken sınır kapısının kapatılmış olmasının da politik nedenleri barındırdığının altını çiziyor. Îman Mehmûd,  “Cenazelerini istemek siyasi bir meseleye malzeme yapılmamalı. 100 gün oldu, cenazelerimizi istiyoruz. Savaşlarda dahi cenazeleri almak isteyen taraflar sırf bunun için geçici ateşkes ilan eder cenazelerini alırlar. Güney Hükümeti’nden sadece cenazelerimizi istiyoruz” diye konuştu.

"Medya doğruyu söylemiyor"

Derik’in Tepikê köyünden Cîhan Umer isimli kadın ise; “KDP ve medyası doğruyu söylemiyor. Güney Hükümeti medyası doğruyu söylemiyor. Talebimiz şehitlerimizin cenazelerini almak. Biz Güney Kürdistan’ın düşmanı değiliz, kardeşiz ve iç savaş istemiyoruz buna karşıyız. Kürt, kürde zarar vermemeli. Cenazelerimizi teslim alana kadar eylemimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullanarak sınır kapısının da açılmasını talep ettiklerinin altını çizdi.

"Hepimiz bu talebin eyleme geçmesinden yanayız"

Ermeni kökenli olduğunu hatırlatarak sözlerine başlayan Hîro İbrahim; “Bu çadır bir şeref çadırıdır. Şerefli evlatların annelerinin direniş çadırıdır” diyerek çadırı işaret ediyor bize. “Ermeni, Kürt, Arap, Türkmen hiç fark etmez biz bu topraklarda birlikte yaşıyoruz ve birlikte eyleme geçmeliyiz. En insani temeldeki bir taleptir anne için evladının cenazesini almak ve toprağa vererek onu sonsuzluğa uğurlamak” hatırlatmasında bulunuyor.