BAHARAN LAHİB

Kabil- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde dünyanın neredeyse her noktasında kadınlar şiddetin son bulması için seslerini yükseltti. Kadına yönelik şiddetin herkesin gözü önünde yaşandığı kadınların kamusal hayatın tamamen dışına itildiği Afganistan’da da kadınlar, 25 Kasım vesilesiyle bir kez daha Taliban yönetimine karşı seslerini yükseltti. 

Afganistan’da Taliban yönetimi altında yaşayan kadınlar, şiddetin, ayrımcılığın ve hak ihlallerinin odağında bir yaşam sürüyor. Bu yüz yılda köle gibi satılan, çocuk yaşta evlendirilen, seyahatten boşanmaya birçok haktan mahrum bırakılan kadınlar, en temel sağlık haklarına bile erişemiyorlar. Sosyal, kültürel ve toplumsal baskılar altında kalan kadınların talepleri aslında insan olmanın gereği en temel haklarının verilmesi. Taliban'ın iktidara gelmesiyle birlikte Afganistan'da kadınların durumunun her geçen gün kötüleştiğini belirten kadınlar, uluslararası kurumların ve devletlerin bu konudaki sessizliğine de tepkili.

‘Kadınların durumu daha da kötüleşti’

Afganistanlı Gazeteci Ruqiyeh Sadeghi, 25 Kasım vesilesi ile uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler'e (BM) mesaj gönderdi. Ruqiyeh Sadeghi, mesajında Afganistanlı kadınların eşi benzeri olmamış bir baskı altında yaşadıklarına dikkat çekti. Ruqiyeh Sadeghi, “Ne yazık ki Afganistan'da 25 Kasım’ı, bu ülkedeki kadınların Taliban tarafından ev hapsine mahkum edildiği bir dönemde karşılıyoruz. Kadınlar eğitim, çalışma ve hatta park ve stadyumlara gitme hakkı da dahil olmak üzere birçok temel haktan mahrum. Taliban Afganistan'da yeniden iktidara geldiğinden beri kadınların durumu daha da kötüleşti. İntiharların, cinayetlerin, zorla evlendirmelerin ve kadına yönelik fiziksel ve zihinsel şiddetin sayısı hızla arttı. Kadınlar tüm temel haklarından mahrum bırakılmış, aslında insan haklarına sahip olmayan, şiddet ve ayrımcılıkla çevrelenmiş bir varlık haline gelmişlerdir” dedi. 

‘Baskıya ve ayrımcılığa hayır!’

Ruqiyeh Sadeghi, şu ifadelerde bulundu: "Dünyaya mesajım, Afganistan'daki cinsiyet ayrımcılığını tanımaları ve buna karşı durmaları gerektiğidir. Afganistanlı kadınlara, Taliban ve diğer şiddet yanlısı grupların tehditlerinden korkmadan özgürce yaşamalarına izin verilmeli. Afganistanlı kadınlar ancak özgür yaşayabilirlerse kendileri ve toplumları için yeni bir umut yaratabilirler. Kadına yönelik şiddete hayır! Baskıya ve ayrımcılığa hayır! Afganistanlı kadınlar haklarından ve insan haklarından yararlanmalıdır, çünkü insani ve adil bir toplum inşa etmenin tek yolu budur."

Ruqiyeh Sadeghi'nin bu mesajı sadece Afganistanlı kadınların acı ve ıstıraplarının çığlığı değil, aynı zamanda dünya çapında şiddete ve ayrımcılığa direnen, temel değişiklikler ve sosyal adalet talep eden tüm kadınların sesi olarak kayıt altına alınmalı.