Adalet arayışındaki kadınlar: Tüm toplum bilinçlenmeli
Qamişlo’da geçtiğimiz günlerde “Toplumsal Adalet Kadın Meclisi 3. Konferansı” gerçekleştirildi. Çocuk evlendirmelerden çok eşliliğe, kadına yönelik şiddette yaşanan hak ihlallerinden cezaların caydırıcı olmamasına kadar kadınlar birçok başlık altında tartışmalar yürüterek, çözüm önerilerinde bulundu. Kadınlar bilinçlendirme çalışmalarının toplumun tüm kesimlerine yayılması gerektiğini belirtti.
Qamişlo’da geçtiğimiz günlerde “Toplumsal Adalet Kadın Meclisi 3. Konferansı” gerçekleştirildi. Çocuk evlendirmelerden çok eşliliğe, kadına yönelik şiddette yaşanan hak ihlallerinden cezaların caydırıcı olmamasına kadar kadınlar birçok başlık altında tartışmalar yürüterek, çözüm önerilerinde bulundu. Kadınlar bilinçlendirme çalışmalarının toplumun tüm kesimlerine yayılması gerektiğini belirtti.
RÊHAF YUSUF
Qamişlo - Toplumun her dokusundan sanal-dijital ortama varana kadar toplumsal adalet anlayışını oluşturma iddiasını omuzlayan Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar, üçüncü konferansları ile iddialarını bir kez daha ortaya koymuştu. Konferans “Toplumsal Adalet Özgür Kadınların Mücadelesiyle Sağlanır” sloganıyla 18 Kasım’da Qamişlo’da düzenlendi. Çok eşlilik ile mücadele, kadına yönelik şiddet ve hukuki boyutları, çocuk yaşta evlendirme, eril erkek zihniyetinin hukukta yansımalarının sonlandırılmasına dair eğitsel akademik çalışmalar, medeni kanunun kadın eliyle yazılması başta olmak üzere birçok karara imza atan adalet arayışındaki hukukçu kadınlar, 2022 yılına iddialı hazırlanıyor. Birçok başlık altında tartışmalar yürütülürken, konferansa katılan kadınlar ajansımıza konuştu.
“Arayış en çok kadında başlıyor”
Kuzey ve Suriye Kadın Meclisi Koordinasyon Üyesi Stêr Qassem, toplumsal yaşam içerisinde kadınların yaşadığı sorunlara dikkat çektiklerini ve çözüm yollarına ilişkin önerilerde bulunduklarını kaydetti. Steer Qassem,”Kadınlar, demokratik öz yönetimin tüm bileşenleri içerisinde demokratik bir yaklaşım ve teşvik ile öncü bir rol oynarak yasalarını hazırlamanın önemine dikkat çekiyor. Adalet ve özgürlük arayışı en çok kadından doğru gelişiyor” diye konuştu.
“Ağır cezalar öngörülmeli”
Kadının hukuk ve adalet mücadelesinin uzun yıllara dayandığının altını çizen Stêr Qassem, “Erkeğe istediğini yapma hakkı veren ataerkil bir hukuk sistemi dünyasında yaşıyoruz. Hukuk uzun yıllar kadına yönelik şiddetin son bulması için yazılmaktan ziyade haklıyı öteleyen, haksızı koruyandan taraf yazıldı. Kadınların her düzeyde başardıklarını ve kazanım elde ettiğini bugün inkar edemeyiz ama bu kazanımları hukuksal boyutta koruyacak mekanizmalara da artık ihtiyaç var” dedi. Steer Qassem, ayrıca kadın hakları ihlali durumlarında da ağır cezalar öngörülmesi gerektiğini de savunduğunu söyledi.
Adli Tıp’ta rüşvet ve yolsuzluklar…
Qamişlo Mahkemesi Eş Başkanı ve Yargıç Xenaf Muhammed, Adli Tıp’ta yaşanan rüşvet ve yolsuzluk hususlarına dikkat çekerek, bunlara karşı da kadın bakış açısının geliştirilmesi ve hukuk içerisinde de yer verilmesi gerektiğini dile getirdi.
“Cezalar az ve caydırıcı olmuyor”
Haseki Kadın Evi İdarecisi Şükriya Ali Hussein, çocuk yaşta evlendirmelerin son bulması ve çok eşli evliliklerin önüne geçilmesi için öngörülen cezaların az olduğunu ifade ederek, bu durumda cezaların ağırlaştırılması gerektiğini belirtti. Şükriya Ali Hussein, “Cezalar az ve caydırıcı olmuyor. Ayrıca suç teşkil eden hususlarda belgeleme sistematiğinin de oturtulması gerekiyor, buna kadın eliyle özellikle de kadın davalarında kadın hassasiyetiyle ilgilenecek mekanizmaların getirilmesi, organize edilmesi şart” dedi. Çok eşliliğin ve çocuk yaşta evlendirmelerin Özerk Yönetim kanunlarında suç olarak tanındığını, ancak sadece caydırıcı cezalar değil aynı zamanda bilinçlendirme çalışmalarının da cezalara eklenmesi gerektiğini aktardı.
Çok boyutlu sorunlara çok boyutlu çözüm arayışları
Waşukani Kampındaki Kadın İdaresinin Yönetimi Nur El Xasim, kampta çok boyutlu kadın sorunları ile karşılaştıklarının altını çizdi. Bilhassa yerinden edilen kadınlara yönelik hukuki desteğin yanı sıra psikolojik desteğin paralel olması gerektiğini dile getiren Nur El Xasim, bilinçlendirme çalışmalarının sadece kadın ve kız çocukları ile değil aynı zamanda toplumun tüm kesimlerine yayılması gerektiğini kaydetti.