‘Tecrit ve komploya karşı küresel bir mücadele gerekiyor’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecridin uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyleyen Şengalli kadınlar, tecridin kırılması için küresel bir mücadeleye ihtiyaç olduğunu ifade ettiler.

EMÎRA ZOZAN

Şengal - 15 Şubat 1999’da Uluslarası Komplo’yla esir edilen Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan 24 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde ağır tecrit koşulları altında tutuluyor.

Kürt halkı, kadınları ve dostlarının geliştirdiği birçok eyleme rağmen Türk devleti İmralı’daki tecrit ve işkence politikalarını giderek daha fazla ağırlaştırdı.

Ajansımıza konuşan Êzidî kadınlar, Abdullah Öcalan’ın düşüncelerinin tüm dünyaya yayıldığını belirterek “Tecridi kırmak ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması için küresel bir mücadeleye ihtiyaç var’’ dediler.

‘Sağır ve dilsizi oynamamalılar’

Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Üyesi Emşê Kurkurkî, “Êzidî toplumu olarak Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için verilen mücadelenin bir parçası olmak istiyoruz. Önder Apo’nun avukatları şimdiye kadar kendisinden haber almış değil. Uluslararası devletlerin kendi görev ve sorumluluğuna göre hareket etmesi gerekiyor. Sağır ve dilsizi oynamamalılar. Ferman’dan günümüze kadar Önder Apo’nun düşünceleri sayesinde ayaktayız. Bugün Önder Apo sayesinde çocuklarımız bizi savunuyor” dedi.

‘Düşünceleri dünya sorunlarını çözer’

Abdullah Öcalan’ın düşüncelerinin özgürlükçü olduğunu işaret eden Emşê Kurkurkî, “Özgürlüğü bütün halklara sunduğu için tecrit bu kadar derinleştiriliyor. Bir süre önce Bakûrê Kürdistan’da iki kişi tecridin kırılması için eylem yaparak bedenlerini ateşe verdi. Ailelerine başsağlığı diliyoruz. Önder Apo tüm halklara yeni bir yaşamın yolunu gösterdi, bizde O’nun için ne yapsak az kalır.

Özellikle de biz kadınlara özgürlüğü sundu. Bu yüzden Önderlik düşüncesiyle kendini eğiten kişi düşman tarafından hedef alınıyor ama bu düşüncelerden ve özgür yaşamdan vazgeçmiyor” diye konuştu.

‘Ne yaparsak yapalım borçlu kalacağız’

Xanesor Halk Meclisi Üyesi Nefiya Cirdo ise şunları söyledi: “Bedenini ateşe veren iki kişinin ailesine başsağlığı diliyoruz. Ne yaparsak yapalım her zaman önderliğe karşı eksik kalacağız. Bugün Şengal dağlarında özgürlüğü Önder Apo’ya borçluyuz. Bu yüzden herkes kendi sorumluluğu doğrultusunda ayağa kalkmalı. Çünkü Önderliğin içinde bulunduğu durum haksız bir durumdur. Önder Apo, tüm dünyanın huzur içinde olmasını istiyor. Ancak devletler savaşlar üzerinden kendilerini ayakta tuttuklarından Önder Apo üzerindeki tecridi derinleştiriyorlar.”