Şengal ve Rojava arasına örülen duvara karşı ses yükseltme çağrısı
Şengal ile Rojava arasına örülen duvara tepki gösteren Niam Bedel, “Ne yaparlarsa yapsınlar başarılı olamayacaklar ve halklar arasına sınırlar koyamazlar” diyerek, herkesin bu duvara karşı ayağa kalkmaya ve sesini yükseltmeye çağırdı.

Şengal – Bağdat ve Hewlêr arasında 9 Ekim 2020'de imzalanan “Şengal Anlaşması” her geçen gün Êzidî toplumu ile Şengal’deki tüm halklara karşı hayata geçirilmeye çalışılıyor. Şengalli yurttaşlar, kadınlar öncülüğünde “Hepimiz asayişiz” adıyla eylem başlattı. Aylarca soğuğa rağmen, “Toprak ve onuru savunma” sloganıyla çadırlarda kalan Şengaliler, kendilerine yönelik planları boşa çıkardı. Bundan bir süre önce Êzidî ve Arap köyleri arasına tel örgüler örülmek istendi. Yurttaşların buna gösterdiği tepki çok sert oldu. Bu yüzden bu planlarını hayata geçiremediler. Yine bir süredir Irak ordusu Şengal ile Rojava arasında beton bloklar kurma çabası içinde. Şengalli yurttaşlar, bu çabalara karşı da eylem içindeler. Êzidî Kadınları Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Koordinasyon üyesi Niam Bedel, Irak hükümetinin Şengal’e yönelik planlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“Rojava Şengal hattı bizi kurtardı”
Rojava ile aralarındaki sınırın Şengal’deki tüm halklar için bir engel oluşturduğunu belirten Naim Bedel, “Rojava ile aramıza konulan sınırlar tüm Şengal halkı için bir nefes darlığıdır. Bu sınır, sağlık, yaşamsal ihtiyaçlar ve en önemlisi güvenlik açısından bizler için tehdit oluşturmaktadır. Çok uzağa gitmeye gerek yok. Herkes aklına yaşanan fermanı getirsin. Orada KDP ve Irak güçleri kaçtılar. Onların yaklaşımını ferman sürecinde gördük. Zaten o süreçte Şengal’e gelen DAİŞ’liler Irak’tan geldi. Rojava ve Şengal arasındaki hat sayesinden kendimizi katliamdan kurtarabildik. Eğer Rojava olmasaydı bugün belki hiç birimizi bu fermandan sağ kurtulamazdık” dedi.
“Güvenli olmayan yerleri korusunlar”
Şuan duvar örülen yerlerin aslında zaten güvenli yerler olduğunu sözlerine ekleyen Naim Bedel, “Güvenli olmayan yerler var ve oralarda yüzlerce DAİŞ’li yaşıyor. Buralara bir şey yapılmamış. Irak hükümeti sınırlarını korumak istiyorsa Mediban’dan Riman’a kadar sınırlarını korusun. Çünkü bu hat savunmasız bir hat ve yüzlerce DAİŞ’li buralarda yaşıyor” diye belirtti.
“Tüm insanlık için tehlike”
Planın ayrıntılarına dikkat çeken Niam Bedel, “Çok iyi biliyoruz ki DAİŞ’liler cezaevinden ve Hol Kampı’ndan çıksınlar diye ellerinden geleni yapıyorlar. Rojava ve Şengal’in yeniden saldırılara maruz kalması için önlerine kapsamlı planlar koymuşlar. Tüm dünya şunu çok iyi biliyor; Eğer böyle bir şey olursa sadece Rojava ile Şengal değil tüm Ortadoğu ve insanlık için büyük bir tehlike oluşacaktır. Bu plan herkesle işbirliği içinde yapılıyor. Her gücün bunda çıkarları var. Bu yüzden kimse sesini çıkarmıyor. Biz Êzidîler bunun Êzidîleri yok etmek isteyen 9 Ekim antlaşmasının devamı olduğunu çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Halkları birbirinden koparamazlar”
Bölge halkının duvar yapımına gösterdiği tepkilere işaret eden Naim Bedel, şunları söyledi: “Rojava ile aramızdaki bu yol sadece Êzidî toplumu için değil, diğer tüm bileşenler için de bir kurtuluş yoludur. Tüm bileşenler DAİŞ tarafından katledilmemek için Rojava ile aramızdaki insani koridorda bizimle birlikte çetelerin elinden kurtuldu. Irak hükümeti, Şengal’deki tüm bileşenlerin özgür yaşamaması ve özerkliklerini kurmamaları için elinden gelen her şeyi yapıyor. Sadece bizler değil Arap toplumu da bu yaşananlara karşı tepkili. Fermandan sonra Arap toplumu Êzidîler gibi topraklarını korumada kendilerini sorumlu tutuyor. Yine bu topraklarda özgürce yaşayabilmek için Şengal Özerk Yönetim çatısı altında kendi kurum ve kuruluşlarını kurdular. Şengal Özerk Yönetiminde de görev yapıyorlar ve diğer birçok kurum ve kuruluşta temsiliyetleri de var. Çocuklarımız birlikte Şengal için çalışıyorlar.
Êzidî ve Arap toplumu olarak bizler inanç ve kültürümüz yaşayarak, birlikte mücadele ediyoruz. Önder Apo’nun düşünceleri üzerine kendimizi örgütlüyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar başarılı olamayacaklar ve halklar arasına sınırlar koyamazlar. Êzidî toplumunun düşmanları hiçbir zaman Arap halkı ile bizleri ve Rojava ile bizleri birbirimizden koparamazlar. TAJÊ olarak bizler hiçbir zaman bu duvarın yapımını kabul etmiyoruz. Herkesin bu duvara karşı ayağa kalkmaya ve sesini yükseltmeye çağırıyoruz.”