PERWÎN AMARA

Qamişlo- Türk devleti ve çeteleri, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı. Son olarak haber takibi yapan gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan, Türk devletine ait SİHA saldırısı ile katledildi. Bölgedeki halk, toprak bütünlüğünü korumak ve savunmak adına, çetelerin saldırılarına karşı kararlılıkla direniş gösteriyor. Kuzey ve Doğu Suriye 19 Temmuz Devrim süreci ve sonrasında yaşamını yitirenlerin yakınları, yaşamını yitirenlerin mücadelesini devam ettireceklerini, “Şehitlerimizin yolundan gideceğiz” sözleri ile ifade ediyor.

Şehit anneler, saldırılar başladığından beri ayakta olduklarını ve herkesin kendi mahallesini koruduğunu belirterek, Türk devletine bağlı çetelerin topraklarına kolayca girmesine izin vermeyeceklerini ifade ediyorlar.

Demokratik Ulus sistemine yönelik saldırılar

Kuzey ve Doğu Suriye'deki kazanımlara yapılan saldırıları Şehit annesi Cevahir Osman şöyle değerlendirdi:

"Kuzey ve Doğu Suriye'nin Özerk Yönetimi ve Demokratik Ulus projesine yönelik saldırılar, özgürlük ve demokrasi sistemine yönelik bir tehdit oluşturmaktadır. Bu bölgede inşa ettiğimiz sistem, sadece halkımıza değil, tüm Ortadoğu'ya ilham vermiştir. Egemen güçler ve sistemler, bu özgürlükçü yapının dünya çapında ilham olmasından korkuyorlar ve bu yüzden saldırıları yoğunlaştırıyorlar."

‘Kadınlar hedef alınıyor’

Cevahir Osman, tüm savaşlarda kadınların ilk hedef olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

"Her saldırıda kadınlar öncelikli olarak hedef alınıyor. Minbic'e yönelik saldırılarda da kadınlar vahşice hedef alındı. Yıllarca topraklarını koruyan ve bu zihniyete karşı mücadele veren Zenûbya Kadın Topluluğu'ndan üç kadın aktivist vahşice katledildi. Önder Apo, 'Örgütlü kadın, örgütlü toplumdur' diyor. Egemen güçler, örgütlü ve öncü kadınlardan korkmaktadır. Bizler de her gün bunu yaşıyoruz; topluma öncülük eden ve yaşamı örgütleyen kadınlar hedef alınıyor."

Cevahir Osman, saldırılara karşı kendilerini savunmaya yönelik de şunları ekledi:
"Şehit anneleri olarak, saldırılar şiddetini artırarak devam ederken, kendi öz savunmamızı ve devrimci halk savaşı perspektifimizi sürdürerek, halkın öz savunmasını ve mücadelesini kararlılıkla devam ettiriyoruz. Bu saldırılara karşı toplumun korunması ve örgütlenmesi kadınların sorumluluğundadır. Bu tarihsel kazanımlar, binlerce şehidin kanıyla elde edilen değerlerdir ve bu değerlere sahip çıkmak, korumak biz kadınlara düşmektedir."

‘Topraklarımızı koruyacağız’

Şehit annelerinden Semîra Xelîl de topraklarını asla çetelere bırakmayacaklarını vurgulayarak şunları söyledi:

"Türk devleti ve ona bağlı çeteler, özel savaş yöntemleriyle toplumda korku yaratarak halkı topraklarından göç ettirmeye çalışıyor. Fakat yıllardır saldırılara, soykırıma ve katliamlara maruz kalan bu toplum artık düşmanını tanımaktadır. Şehitlerimizin kanlarıyla kazanılan bu değerleri ve toprakları rahatça çetelere bırakmayacağız. Sonuna kadar topraklarımızı savunacağız ve halkını koruyan savaşçılarımızın yanında olacağız."