Şehba’dan Mexmur’a alanlara çıkan yüzbinler komployu kınadı
Kuzey ve Doğu Suriye kentleri ile Mexmur Kampı’nda alanlara çıkan halk, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan uluslararası komployu kınayarak, “Bizleri asla yenemeyeceksiniz” dedi.

Haber Merkezi - Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın devletlerarası komplo ile Suriye’den çıkarılmasını kınayan yüzbinler alanlara aktı. Hasekê, Mexmur, Qamişlo, Şehba ve Kobanê’de çeşitli eylemler düzenleyen halk, komplonun başarıya ulaşmayacağını belirterek, direnişin yükseltileceği sözünü verdi.
Hasekê: Önderliğin felsefesi tüm dünyaya yayıldı
Til Temir, Dirbêsiyê, Şedadê, Waşokanî Kampı, Serêkaniyê Kampı, Erîşa ve Hasekêliler Kevok Dört Yol’unda bir araya gelerek yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte, “Kahrolsun ihanet” sloganlarının yanı sıra, “İhanetin karşısında kadınların hedef alınmasının karşısında 1998 Komplosuna karşı durduğumuz gibi duracağız, ihaneti öldüreceğiz” pankartı açıldı. Hasekêlilerin Miftî mahallesine kadar yaptıkları yürüyüş mitinge dönüştü. Hasekê Kanton Eş Başkanı Semer Ebdullah, burada yaptığı konuşmada 9 Ekim komplosuna değindi.
Söz alan Sebah Reşîd ise, “Egemen sömürgeci güçler Önder Öcalan’ın felsefesini karartmak istedi ancak çıkarlarına ulaşamadılar komplo ile. Şimdi görüyorlar ki Önderliğin felsefesi tüm dünyaya yayılmış durumda. Biz kadınlar mücadelemiz ile daha da bu felsefeyi yayacak, kalıcı hale gelmesi için mücadele edeceğiz” dedi. Yürüyüş sloganlarla sona erdi.
Mexmûr: CPT İmralı raporunu derhal açıklamalı
Maxmûr Mülteci Kampı’nda da 7’den 77’ye komploya karşı alana çıkan yurttaşlar, “Bazên Zagros direnişi ile İmralı tecridini parçalayacağız, Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlayacağız” pankartını açtı. “Bijî Serok Apo”, “Kes Nikare Roja Me Tarî bike” ve “Bijî Berxwedana Îmralî” sloganları atıldı. Şehit Aile Kurumu önünden başlayan kitlesel yürüyüşün ardından BM ofisi önüne gelen Maxmurlular adına burada açıklamalar yapıldı.
Ajansımıza konuşan Hacer Tok, “Ekim ayı şehitlerimizi saygıyla anıyoruz. Komployu ve Süleymaniye’de katledilen arkadaşımız Nagihan Akarsel’in katledilmesini kınıyoruz, kabul etmiyoruz. Önderliğimiz yıllardır İmralı’da, bu işkence artık sona ermeli. Tüm çözümlerin anahtarı Önderliğimizdir bu unutulmamalıdır” diye konuştu.
Gulê Çelê de yürüyüşe katılan kadınlardan biri olarak, “Önderliğimize sıradan yaklaşım asla kabul edilemez. Bir halk onunla birlikte esir ediliyor. Biz fiziki özgürlüğünü istiyoruz ve tüm komplocu güçleri kınıyoruz. CPT de İmralı raporunu derhal açıklamalıdır” çağrısında bulundu.
Qamişlo: Bizleri asla yenemeyeceksiniz
Binlerce Qamişlolu yurttaş, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama sözü verdikleri pankartlarının ardından yürüyüş yaptı. Çarxerêya Sonî’den başlayan yürüyüş Çarexerêya Şehîd Rûbar’a kadar sloganlarla sürdü. Burada yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından konuşan Halk İnisiyatifi’nden Perwîn Yûsiv, “Direniş ve mücadele 24’üncü yılında. Dünyanın kara yüzü aslında bir kez daha burada kendisini ortaya koyuyor. Ancak bir halkın Önderliği etrafında kenetlenişi ile tüm kirli politika ve komplolar boşa çıkıyor” dedi.
Emel Şemdîn ise, şöyle konuştu: “Önderliğimizin esaretini artık kabul etmiyoruz. 9 Ekim 1998’den bu yana komployu başka şekillerde devam ettirmek istediler. Girê Spî ve Serêkaniyê’nin işgali bunun bariz parçalarından biridir. Hiç bir komplocu güç başta Türk devleti olmak üzere bizim irademizi sınamaya kalkmasın, sınandı, denendi, asla yenemeyeceksiniz.”
Şehba: Önder Apo ile bağımızı asla kopartamazlar
Efrin ve Şehba halkı ise ortak düzenledikleri kitlesel yürüyüş ile komployu kınadı. Ehdaş ilçesinde bir araya gelen ve “9 Ekim Komplosunu kınıyoruz” pankartı taşıyan Şehba-Efrinliler, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterleri ile katledilen kadınların ve yaşamını yitiren kadın savaşçıların resimlerini taşıdı. Yürüyüş mitinge dönüşürken, kadın, çocuk, genç, yaşlı katılımın yüksek olması dikkat çekti. Yürüyüşün ardından yapılan konuşmalarda Efrin Meclisi Eş Başkanı Şîrza Hemo, komployu kınadıklarının altını çizdi. Uzun yıllardır Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın İmralı Adası’nda tutulduğunu ve tecridin ağırlaştırıldığının altını çizen Şîrza Hemo, “Önce esir alarak bizden ayırmaya çalıştılar, şimdi ise tecridi ağırlaştırarak bunu gerçekleştirmek istiyorlar fakat bizim Önder Apo ile bağımızı asla koparamazlar. Önderliğimizin tüm sorunların çözümünün anahtarı olduğunu bildikleri ve çözümün de onun elinde olduğunu bildikleri için tecrit bugün bu kadar ağırlaştırılıyor ancak bunu kabul etmiyoruz, biz Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü istiyoruz” şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların ardından eylem "Bijî berxwedana Îmraliyê" sloganlarıyla sonlandırıldı.
Kobanê: Kadınlar komploya karşı direndi
Kobanêliler de kadınların öncülüğünde alanlardaydı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama mücadelesini büyüteceklerinin sözünü veren Kobanêliler, “Jin, jiyan, azadi”, “Zaman Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü zamanı” sloganlarını attı. Jina Azad Meydanı’nda başlayan yürüyüş Şehid Egid Meydanı’nda son buldu. Fırat Bölgesi adına Mihemed Şahîn burada konuştu. Kadınların öfkesi hem yürüyüş sırasında hem de yaptıkları konuşmalarda cümlelerine yansıdı.
Xedîce Mihemed, 2 Temmuz 1979 tarihinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Kobanê’ye geçtiğini hatırlatırken, “Bizler Rêber Apo’yu önderimiz gibi karşıladık. Çünkü ilk kez bize önderlik edecek biri karşımıza çıkmıştı ve sahiplendik, düşüncelerini benimsedik” diyerek benimsedikleri bu düşüncelerden de asla vazgeçmeyeceklerini aktardı.
Eyşe Şêx ise eşini IŞİD’e karşı verdiği direnişte kaybetmiş bir isim olarak eyleme katıldığını söylerken, “Bizler DAİŞ’i temizleme gücünü nereden aldık” diye sordu. Kürt halkı ve kadınların üzerinde komploların devam ettirilmek istendiğini söyleyen Eyşe Şêx, ancak kadınların direnişleri ile bunun üstesinden geleceklerinin altını çizdi. Eyşe Şêx, son olarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a özgürlük talep etti.