Haber Merkezi – “Salı Günü İdamlara Hayır” kampanyası 88. haftasında İran’ın 52 cezaevinde devam etti. Kampanyaya katılan tutsaklar, sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılan siyasi tutuklu Somaye Reşidi’nin komaya girdikten 11 gün sonra yaşamını yitirmesini anarak, onun ölümünü “işkence yoluyla tutukluları öldürme politikasının bir parçası” olarak tanımladı. Tutsaklar ayrıca idam cezalarının derhal durdurulmasını ve bu insanlık dışı uygulamanın son bulmasını istedi.

Kampanyanın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Sağlık hizmetlerinden yoksun bırakıldığı için yaşamını yitiren siyasi tutsak Somaye Reşidi’nin acısını büyük bir keder ve sınırsız bir dayanışma ile hatırlıyoruz. Onun suçsuz ölümü, ‘işkence yoluyla tutukluları öldürme’ politikasının bir parçasıdır ve cezaevlerindeki hasta tutukluların durumuna dair acı bir uyarıdır. Bu cezaevlerinde tutulan mahpuslar en temel insan haklarından dahi mahrum bırakılmaktadır. Bizler ‘Salı Günü İdamlara Hayır’ kampanyasının üyeleri olarak, ailesine ve arkadaşlarına başsağlığı diliyoruz.”

İnsan hakları ihlalleri

Açıklamada ayrıca 7 Ekim’de Behnam Choubi Asl’ın idam edilmesi, Hemed Validi ve Nima Şahi hakkında idam cezalarının onanması ve Peyman Farah Avor’un idamının kesinleşmesinin rejimin baskı ve şiddet politikasının devam ettiğini gösterdiği belirtildi. “Bu adaletsiz kararlar, açıkça insan haklarının ihlalidir ve derhal durdurulmalıdır” denildi.

Bir haftada 46 idam

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Raportörü May Sato’nun İran’daki hak ihlallerine dair son raporuna işaret edilen açıklamada, geçtiğimiz hafta 46 kişinin idam edildiği, sadece Eylül ayında 190 kişinin idam edildiği, bunun son 35 yılın en yüksek rakamı olduğu vurgulandı. Yılın ilk altı ayında 871 kişinin idam edilmesi, ihlallerin vahametini gözler önüne serdi.

Çağrı: İdam karşıtı sesinizi yükseltin

Kampanya açıklamasında şu ifadelerle çağrı yapıldı:
“Bu utanç verici suçları kınıyoruz ve bir kez daha idam cezalarının durdurulmasını ve bu insanlık dışı uygulamanın sonlandırılmasını talep ediyoruz. Sesimiz, zulüm ve adaletsizlik içinde sıkışıp kalmış tüm tutsakların ortak çığlığıdır. Kampanyaya destek veren herkese teşekkür ediyoruz ve sadece dayanışma ve birlik içinde idam cezalarını durdurabileceğimizi vurguluyoruz. İdam karşıtı tüm eylemler bu süreci durdurmaya dönük önemli bir adımdır. İdam cezalarına karşı olan herkese, insanlık dışı bu kararlara karşı sesini yükseltme çağrısı yapıyoruz.”