Êzidî kadınlar Mektaba Sor’da buluştu, kayıplarını istiyorlar

Şengal, 3 Ağustos 2014 de 74. Ferman’ı yaşadı. IŞİD’in eliyle Êzidî halkına yönelik gerçekleşen fermanda binlerce kişi kaçırıldı. IŞİD, çoğunluğu kadınlar olmak üzere sayıları binlerle anılan insan köle olarak kullandı. IŞİD’in eline geçen Êzidî kadınlar tüm dünyanın ortak yarası oldu. 74. Ferman’ın yıl dönümüne az bir zaman kala Êzidî kadınlarının kabuk bağlamayan yaraları ilk günkü gibi kanıyor. Şengali kadınlar Mektaba Sor’da bir protesto eylemi gerçekleştirdi.

Şengal- Êzidilere dönük 74. Ferman’ın üzerinden 7 yıl geçti. IŞİD 3 bin 504’ü kadın olmak üzere 6 bin 373 Êzidî’yi rehin aldı. Hala çoğu kadın ve çocuk 3 binden fazla insanın akıbeti hakkında hiç bir bilgi yok. Şengal’de savaşın izleri hala çok canlı. Ferman en çok Êzidî kadınların yüreğinde bir yaraya, bir öfkeye dönüştü. Şengal’de 3 Ağustos’a doğru giderken fermanın izlerini taşıyan her mekan eylem yerine dönüşür, sokaklar ferman fotolarıyla katledilen ve hala IŞİD’in elinde esir olan binlerce Êzidî için matem tutulur. Kadınlar öncülüğünde Şengal’de fermanın sonuçlarını ve ferman zamanı insanlığında sınavda kalan dünyaya, hala IŞİD’in elinde esir olan binlerce Êzidî’nin kurtarılması için harekete geçmelerini talep eden eylemler başladı.

Êzidî Kadınları Destek Grubu Vakfı’nın öncülüğünde Şengal merkezde bulunan ve ferman günü IŞİD’in binlerce Êzidî kadını topladığı yer olan Mektaba Sor’da bir protesto eylemi gerçekleştirildi.

Eylemde Êzidî kadınları destek Grubu Vakfı adına Arapça yazılan açıklama okundu. Açıklamayı Êzidî Kadınları Destek Grubu Vakfı yönetim kurulu üyesi Riham Hesen okudu. Açıklamada hala IŞİD’in elinde rehine olan esirlerden hiç bir haber alınamadığı ve bu konuda Irak hükümeti başta herkesin sessiz olduğu vurgusu öne çıktı.

Êzidî kadınların akıbeti bilinmiyor

Açıklamayı okuyan Riham Hesen mikrofonlarımıza konuştu.

“Fermandan sonra her yıl bu zamanlar Şengal eylem alanına dönüşüyor” diyen Riham Hesen, bu yıl ki eylemlerini özellikle IŞİ’in eline geçen Êzidî kadınların toplatıldığı okulda yapmalarının bir anlamı olduğunu söyledi.

Riham konuşmasına şöyle devam etti:

“Eylem yeri olarak özellikle bu okulu seçtik. DAİŞ, kadınlarımızı bu okula getirip burada onlara işkence yaptı. Burada kadın, çocuk, yaşlı ve erkekleri birbirinden ayırdı. Biz de fermanın sembolü olan bu okulları direniş ve mücadele alanlarına dönüştüreceğiz. Ferman 7 yılını geride bıraktı ama hala DAİŞ’in rehin aldığı binlerce Êzidî insanın akıbetini bilmiyoruz ve hükümet bunun için hiç birşey yapmıyor. Irak hükümeti bizim için fermanın devamı niteliğine olan 9 Ekim ittifakına imzasını attı. Êzidî halkının iradesi hiçe sayılarak ittifak yapıldı. Yapılan ittifakta Êzidiler bulunmuyor. Êzidiler kendi kararlarını alacak iradeyi kendilerinde oluşturdular. Özellikle kadınlar fermandan sonra örgütlendi ve mücadelesini veriyor. Eğer bir ittifak olacaksaksa da bu Êzidî kadınların iradesi tanınarak yapılmalı. Fermanın sebebi olan hiç bir güç Şengal halkı tarafından kabul edilmez.  Biz Êzidîler bu ittifakı asla kabul etmeyiz.”

"Belçika ve Hollanda parlamentoları 9 Ekim ittifakını tanıdılar"

Riham Hesen, dünyadan çıkan kısık sesin olumlu olduğu kadar kendisiyle birlikte Êzidiler için tehlikeleri de barındırdığını söyleyerek konuşmasına şöyle devam etti:  “Fermanın üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen dünya son dönem kısık sesle Êzidîlere dönük konuşmaya başladı. Önce Belçika parlementosu ve sonrada Hollanda parlementosunda Êzidî toplumuna dönük  gerçekleşen 74 fermanı jenosit olarak tanıma kararı aldı. İki parlementoya sunulan karar tasarısının bir maddesi 9 Ekim ittifakının tanınması ve uygulanması için destek verilmesi olarak geçiyor. Jenositi kabul ettiklerini söylüyorlar ama aynı zamanda 9 Ekim ittifakının uygulanmasını da istiyorlar. O zaman aldıkları kararın fermanın devamı niteliğine olan 9 Ekim ittifakından bir farkı kalmıyor. Bu bir ferman siyasetidir. Eğer fermana karşı bir şeyler yapmak istiyorlarsa Êzidî toplumun özelliklede Êzidî kadınlarının iradesini kabul etsin. Şengal sistemini kurdu. Ve kendisini yürütebiliyor. Dünya Demokratik Özerk Şengal sistemini tanısın.”

“QSD ile esirlerin kurtarılması için ittifak içindeyiz”

Son olarak da IŞİD’in elinde rehine olarak tutulan binlerce Êzidî’nin kurtarılmasında yer alan Suriye Demokratik Güçleri-QSD’ye minnettarlığını dile getiren Riham Hesen;  “QSD’nin Êzidî toplumuna olan desteği çok önemliydi ve biz hala QSD ile iletişim içerisindeyiz. Biz DAİŞ’in elinde kalan Êzidî insanlarımızın kurtarılmasında umutsuz değiliz ve arayışlarımıza devam edeceğiz. Ayrıca Irak hükümeti DAİŞ tarafından kaçırılan Êzidîlerin bulunması için bir komisyon oluşturabilir. Biz kayıp Êzidîlerin bulunması için komisyon önerisi yapıyoruz” dedi.