Tüm algıları azmi ile yıktı; şimdi hem uçak mühendisi hem de tasarımcı
“Kadınlar bu dünyadaki en güzel resim, tablo” diyen Süleymaniyeli Renû Caf, hem uçak mühendisi hem de Kürt ve Arap kültürel motiflerini bir arada kullanan bir tasarımcı. Toplumun tüm algılarını azmi ile yıkan Renû Caf, “Ben tüm kadınların hayallerinin peşinden gitmelerini ve mutlaka başarmalarını isterim” diyor.
ŞINYAR BAYÎZ
Silêmanî – Her ne kadar kadınlar eve kapatılmak istense de buna inat yaşamın tüm alanlarında yer alan kadınlar, çok önemli başarılara da imza atıyor. Bunlardan biri de hem kıyafet tasarımcısı olan hem de uçak mühendisliği yapan Renû Caf… Federal Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinde 1994 yılında dünyaya gelen Renû Şaho Caf, ilk ve orta öğrenimini Süleymaniye’de tamamlar. Toplumun kadın algısına karşı büyük bir mücadele veren Renû Caf, şu ana kadar Federal Kürdistan Bölgesi’nde toplumsal baskılardan dolayı hiçbir kadının okumaya yanaşmadığı Uçak Mühendisliği bölümünü okur ve buradan mezun olur. Aynı zamanda bir kıyafet tasarımcısı olan Renû Caf, kadınlar için cesaretin örneklerinden.
Çocukluk hayalini gerçekleştirdi
Süleymaniye’nin Komar Üniversitesi Uçak Mühendisliği bölümünü bitiren Renû Caf, bu bölümü okumaya başladığında birçok toplumsal baskı ile karşılaşıyor ama o hayallerinin peşinden gitmekten vazgeçmiyor: “Uçaklara ilgim çocukluğumdan beri vardı. O bölümün açıldığını ilk duyduğumda çok heyecanlandım ve o bölümü okumaya karar verdim.” Başarılı genç kadın Renû Caf, hem tasarım hem de uçak mühendisliğini birlikte okuyup tamamlıyor. Birbirinden tamamen ayrı olan bu her iki mesleki alanda ilerlemenin yaratmış olduğu zorluklara da dikkat çeken Renû Caf, “Son iki yıl özellikle dersler çok çakıştı ve okulu başarıyla tamamlayabilmek için çok çok çalıştım. Günün bir öğünü bir bölümün derslerine, diğer öğününü de diğer bölümün derslerine giriyordum. Çok yoruldum, uyku uyumaz oldum, dışarı çıkmaz oldum ama sonuçta başardım. Sonuçları beni mutlu etti.” diyor.
Başarısı ile kadınları cesaretlendiriyor
Ailesinden büyük bir destek alan Renû Caf, başarısında ailesinin çok büyük katkılar sağlandığını söylüyor: “Başarmak için kendime haram ettiğim uykuyu onlar da kendilerine haram etti. Ve bana sunmuş oldukları destek benim için çok önemliydi. Mezun olunca tüm aile fertlerimin de benimle birlikte mezun olduğunu hissettim. Destekleri bana yorgunluğumu unutturdu çoğu kez. Bu yüzden onlara minnettarım.” Tercihi nedeniyle birçok kadını da cesaretlendiren Renû Caf, “Kişisel sosyal medya hesaplarıma birçok kadından mesajlar geliyor, beni tebrik ettikleri kadar, kendilerinin de böyle bir bölüm okumak istediklerini ancak ailelerinin buna izin vermediğini yazıyorlar. Toplumumuz içerisinde bu meslek alanı erkeklere ait görülür, ‘erkek işidir” diyorlar. Ben tüm kadınların hayallerinin peşinden gitmelerini ve mutlaka başarmalarını isterim” diyerek, kadınlar için tek temennisinin bu olduğunu söylüyor.
Tasarımlarında Arap ve Kürt motiflerini kullanıyor
Aynı zamanda kıyafet tasarımcısı olan Renû Caf, “Benim kıyafet tasarımına da aynı zamanda ilgim vardı. Çok sevdiğim ve istediğim iki kişi bir arada yapmak istedim. Elbise tasarımlarımın da bir fark yaratmasını istedim. Bağdat, Suriye ve Kuveyt’deki terzilerle ortak çalışıyorum. Elbiselerin dizaynını ben yapıyorum, dikiş işini de onlar yapıyor” diye belirtiyor. Tasarımlarında Kürt kültürüne ait motifler ve kumaşları daha çok tercih eden Renû Caf, sadeliğe önem verdiğini ve kadınlar tarafından da sade tasarımların daha çok tercih edildiğini dile getiriyor. Tasarım koleksiyonunda Arap ve Kürt motiflerini birlikte kullanmaya özen gösterdiğini kaydeden Renû Caf, en çok da kendi kültürel motifleriyle tasarım yaptığını ifade ediyor. Renû Caf, pandemiden dolayı online çalıştığını söyleyerek, pandeminin gevşemesiyle birlikte ileride küçük bir butik de açmayı düşünüyor.
“Kadın isterse erkekten daha başarılı olur”
“Kadınlar bu dünyadaki en güzel resim, tablo” diyerek sözlerine devam eden Renû Caf, son olarak şu ifadelerde bulunuyor: “Kadınların olmadığı bir dünyayı düşünemiyorum, kadınlar olmazsa hayatın güzel kalır bir yanı olmayacak. Eskiye oranla bazı değişimler var. Örneğin ben ilk uçak mühendisliği bölümünü okumaya başladığımda beni tanıyan, bilen herkes konuşuyordu arkamdan. ‘Neden böyle bir meslek tercih ettin, erkek işi, işe yaramaz bir bölüm’ söylemleri ile karşılaştım. İnsanlar ellerime bakıp, ‘sen bu ellerle mi bu işi yapacaksın’ diyorlardı. Bundan sonra hiçbir kadının bu tür yaklaşımlarla karşılaşmasını istemem. Kadınların gücüne, azmine güvenmeli toplum. Çünkü kadın isterse erkekten de çok daha fazla başarılı olabilir. Artık toplumumuz da ‘bu iş erkeğin’ ‘bu iş kadının’ ayrımı yapmamalı.”