‘Tarım işçisi kadınları korumak için ağ oluşturulmalı’

Tunus’ta ağır koşullarda çalışmak zorunda kalan tarım işçisi kadınların hakları için mücadele yürüten Tarım İşçileri Hareketi Koordinatörü Mounira Bensalah, kadınları korumak için çeşitli örgüt ve sendikalar arasında ağ oluşturmanın gerektiğini söyledi.

ZOUHOUR MECHERGUI

Tunus –  Tunus’ta tarım sektöründeki işgücünün yüzde 85’ini kadınlar oluştururken, kadınların sadece yüzde 16'sı toprak sahibi.  Sosyal güvenceleri olmadan düşük ücretlerle ağır çalışma koşulları altında çalışmak zorunda bırakılan kadınlar, kimi zaman güvenli ulaşım sorunu nedeniyle yollarda hayatını kaybediyor. Tarım İşçileri Hareketi Koordinatörü Mounira Bensalah, tarım işçisi kadınların yaşadıkları sorunlara ilişkin ajansımızın sorularını yanıtladı.

Tarım alanında çalışan kadınların durumunu iyileştirmek için mevcut yasaların uygulanmasının önündeki engeller nelerdir?

İktidarın yıllar önce ortaya koyduğu yasalar devrim niteliğinde sayılmaz, olsaydı sahada uygulanırdı. Aksine her bakanlık koordinasyonsuz tek başına çalıştığı için gerçekçi bir şekilde uygulanamayacak yasalardır. 2019 yılında Sabala bölgesinde 7 kadının hayatını kaybettiği felaketin ardından tarım sektöründe bazı değişiklikler yapıldı. Tarım sektöründeki işçiler için bir taşıma mekanizması oluşturulmasına ilişkin 2019 tarihli 51 sayılı kanuna benzer şekilde bazı kanunlar çıkarıldı. Bu yasa, günde on dinar yani üç dolar için mücadele eden köylü kadınların durumunun iyileştirilmesi yönündeki büyük toplumsal ve sivil baskı ve taleplerin ardından geldi. Bizler mevzuatların yeniden ele alınması gerektiğini, gelişigüzel ulaşımdan ve kadınlar için felaketlere yol açan toplu ölüm olaylarından dolayı tüm yetkililere çağrı yapıyoruz.

‘İnsana yakışır çalışma koşulları sağlanmıyor’

İnsanlık dışı koşullara rağmen büyük emek sarf ederek yaşam mücadelesi veren tarım işçisi kadınların sorunlarına bakan katılımcı bir ulusal plana ihtiyaçları yok mu? Bu konuda neler belirtebilirsiniz?

Kadınlar güvenli ulaşım için asgari haklarını sağlamadan, gelişigüzel tarım alanında çalışarak insana yaşamanın gerekliliklerini sağlamak için mücadele ediyor. 2019'daki Sebala trajedisinden sonra bile hükümet koşulları iyileştirmek için harekete geçmedi. Bunu öngören tam bir yasa olmasına rağmen güvenli ulaşım sağlanmadı. Kadınları yüzüstü bırakan bu durum kazaların oluşmasına neden oldu. Bu nedenle bu insanlık trajedilerine katkıda bulunan arabulucu için gerekli izleme sağlanamadı. Hayatları için savaşan kadınlar için insana yakışır çalışma koşulları sağlanmıyor. Gerekli denetimler yapılmıyor, sosyal güvenceleri yok ve düşük ücretler alıyorlar.

Köylü Kadınlar Konferansı'nda tarım projelerini dışlanmadan gerçekleştirmek isteyen kadınlara yönelik ekonomik güçlendirme programlarının etkinleştirilmesi çağrısında bulundunuz, bu taleplerden bahseder misiniz?

Konferansımızda köylü kadınların tarım projelerine başvurmaları durumunda zorluk çıkarılmaması, ayrımcılığa uğramamaları ve dışlanmamaları gerektiğini konusunda değerlendirmelerimiz oldu. Kadınların ayrıca tarım alanında ekonomik olarak güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdik. Kadınların kendi projesini başlatabilmesi için prosedürlerin kolaylaştırılması çağrısında bulunduk.

‘Ekonomik güçlendirme programları etkinleştirilmeli’

Kadının ekonomik olarak güçlenmesi kadına yönelik her türlü şiddetle mücadele için önemli bir kapıdır. Bu nedenle tarımsal projelere başlamak isteyen kadın işçilere yönelik ekonomik güçlendirme programları ayrımcılık ve dışlama olmaksızın etkinleştirilmelidir. Bu programlara erişimin etkinliğini ve kolaylığını sağlamak için kolaylaştırıcı prosedürler ve koşullar oluşturulmalıdır. Tarım alanında çalışan kadınları güçlendirmek, onları kredilerle desteklemek ve ekonomik güçlenmelerine yardımcı olmak diğer kadınlar için de iş fırsatları yaratacaktır.

Tarım alanında çalışan kadınlar için bir savunuculuk kampanyası başlattınız, hedefleriniz neler?

Tarım alanında çalışan köylü kadınları desteklemek ve şiddetten korumak aynı zamanda güvencesiz çalışma, düşük maaş, sağlık sigortası ve sosyal güvence olmadan çalışmaktan koruyan yasaların uygulanmasını sağlamak için ulusal bir savunuculuk kampanyası başlattık. Tarım alanında çalışan köylü kadınların onurunu ve hayatlarını korumak için çeşitli örgüt ve sendikalar arasında ağ oluşturma gerekliliği ortaya çıktı. Feminist girişimlerle birlikte yeni bir ruh ile dayanışmayı büyütmenin önemine dikkat çektik.

‘Koordinasyon oluşturulması çağrısında bulunduk’

İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Kanunu’na benzer şekilde mevzuat ve yasaların hızlı bir şekilde gözden geçirilmesi çağrısında da bulunacağız ve mümkün olan en kısa sürede değiştirilmesi için çalışacağız. Tarım sektöründe kadın ve erkek işçiler için taşıma kanununun yanı sıra tarımsal asgari ücretin belirlenmesinde kabul edilen standartların ve enflasyon oranlarına uygunluğunun gözden geçirilmesinin önemine dikkat çekeceğiz. Konferansta ayrıca kadın işçiler için yerel ve bölgesel koordinasyon gruplarının bir araya gelmesi, planlama oluşturması, kadın işçiler için bir koordinasyonun oluşturulması çağrısında bulunduk.