Tahran'da kadın seyyar satıcılar tacizlere rağmen yaşama tutunuyor

Tahran'daki kadın seyyar satıcılar için geçinmenin tek yolu bu. Şehirler arasında yaşama tutunup kazanabilmek için gezinen kadınlar, ajansımıza konuştular.

NEDA AHMEDPOUR

Tahran -  Büyük bir şehirde yaşıyorsanız, her zaman kadın seyyar satıcıları bir şekilde görür, karşılaşırsınız. Seyyar satıcılar her zaman ekonomik ve sosyal sorunlarla karşı karşıyadır. Hatta esnaflığın en güvensiz şekillerinden biri olduğu söylenebilir. Çünkü neredeyse hiç bir garantisi yoktur. Düzenli bir gelire sahip olmamanın yanı sıra saatlerce kayıt dışı çalışmak zorunda kalıyorlar. İş güvencesinin olmayışı, kadın ve erkek tüccarları, cinsiyeti ne olursa olsun, bu işi uygun görmemeye yöneltiyor. Tahran'da seyyar satıcılar metrolarda, parklarda, sokaklarda çalışıyorlar.

Yüksek enflasyon, işsizlik ve fiyat artışları ülkede kadınların seyyar satıcılık yapmasına neden oluyor. Tahran'daki kadın ve erkek seyyar satıcıların sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte, saha araştırması istatistiklerine göre kadın seyyar satıcılık geçmişe kıyasla artık bir tabu veya nadir görülen bir olgu değil. Kadın seyyar satıcılar artık Tahran'ın her yerinde.

Sajdeh, çocuklarını desteklemek için çalışıyor

Temmuz ayının çok sıcak bir akşamında, pek çok seyyar satıcının çalıştığı Tahran'ın Valiasr caddesine yakın şehir merkezine gittik. Son yıllarda pek çok kişi Tahran'a seyyar satıcı olarak çalışmak için geliyor. 55 yaşındaki Sajdeh onlardan biri. Ahvaz'dan Tahran'a geliyor. Sajdeh Ahvaz'da evlendiğini anlatıyor. Eşi emekli. Sajdeh, oğullarını desteklemek için Tahran'da seyyar satıcı olarak çalışıyor. Evliler ama ailelerinin ağır masraflarını karşılayamıyorlar. Hayatından memnun ve oğulları için çalıştığını söylüyor.

“Yıllardır seyyar satıcı olarak çalışıyorum”

Birkaç metre ileride, bir kadın sokak tezgahında iç çamaşırı satıyor. Adını söylemek istemiyor ama şu şekilde konuşuyor: “Yıllarca seyyar satıcılık yaptım. Ruhum yıllar önce öldü ama bedenim çalışmaya devam ediyor.”

Eşinin yıllar önce evlendiğini söyleyen kadın özellikle Covid-19 salgınından bu yana müşterilerinin satın alma gücünün düştüğünü ve kazandığını evin kirasını ödemek ve ailesine yiyecek almak için harcadığını dile getiriyor.

“Tahran'da 25 yaşında bir seyyar satıcıyım”

Sokakta yürürken çorap satan bir kadın seyyar satıcı bana “Yabancı mısın? Gel de çorap al” derken fotoğrafını çekmek istedim. Kadın “İstediğin fotoğrafı çek. Birçok kız öğrenci projeleri için fotoğraflarımı çekmiştir. Fotoğraflarım her yerde yayınlanabiliyor çünkü yanlış bir şey yapmıyorum” diyor.  Kendisini  “Ben Ağdas'ım, ben Saveh'liyim. Ben Tahran'da sadece çorap satan 25 yaşında bir seyyar satıcıyım” sözleri ile tanıtıyor.  Ağdas, eşi felç geçirdiğinden beri ailesinin geçimini sağlayan tek  kişi. Öğrenme güçlüğü olan bir oğlu var. Vergi, ev kirası ve daha binlerce masrafı ödemek zorunda olduğunu ifade ediyor. Satışların önceki yıllara göre azalmasından şikayetçi.

“Maliha'nın çocukları yoksulluk nedeniyle okulu bıraktı”

Ağdaş'la konuştuktan sonra yanında çalışan bir kadın “Fotoğrafımı çekme, beni televizyonda kimsenin görmesini istemiyorum, çocuklarım buna razı olmaz” diye sesleniyor. Fotoğrafını çekmeyeceğine söz veriyorum o da adının Maliha olduğunu eşinin felç geçirmesinin ardından çalışmaya başladığını söylüyor.

“Sokakta çalışmak bana acı veriyor, her türlü teklifi alıyorum”

40 yaşındaki Fatıma beş yıl seyyar satıcılık yapmış. Fatıma’nın eşi iş kazası geçirmiş ve artık çalışamayacağı için evde kalmak zorunda. Fatıma eskiden ev hanımıydı ve şimdi iki çocuğu var. Sokakta çalışmak onun için çok zor. Erkekler tarafından cinsel tacize uğradığını anlatan Fatıma “Erkeklerden her türlü teklif alıyorum. Ama kocam ve çocuklarım için buna katlanmak zorundayım” diyor.

Metronun girişindeki çaycı da cinsel tacizden bahsediyor...

43 yaşındaki Zehra Tebrizli de birkaç yıldır Tahran'da yaşıyor. Kocasıyla birlikte el sanatları satıyor. “Başka ne yapacağımızı bilmiyoruz, iki çocuğumuz var ve çocuklarımıza para kazanmak için gece gündüz sokakta çalışmak zorundayız” diye konuşuyor.

Metro girişinde çaycılık yapan bir diğer kadın da kendi masraflarını karşılamak için çay sattığını anlatırken taciz edildiklerine dikkat çekiyor.

Tahran'da kadın seyyar satıcıların sayısı arttıkça karşılaştıkları sorunlar da artıyor. Bu kadınlar, güvenlik eksikliği, mallarını satacak uygun yerin olmaması, belediye görevlisinin hakaretleri, cinsel taciz, sözlü taciz gibi pek çok sorunla karşı karşıya kalıyorlar.