NAZIHA BOUSSIDI

Tunus - Ortadoğu doğa, ekolojik yıkımlarla yüz yüze. Bu tablonun en üstünde ise su krizi yer alıyor. Ekolojistler ve doğa savunucuları çevrenin savunulması için çağrılar ve çalışmalar yürütüyor. Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu, çevre örgütleri, aktivistler başta olmak üzere tüm Tunuslulara ortak çözüm için doğayı sahiplenme çağrısı yapıyor.

Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu üyesi Rîhab El-Mebrûkî, Tunus başta olmak üzere bölgede yaşanan ekolojik çalışmaları yakından takip ettiklerini söylerken, “Çevresel sorunların artması ile birlikte çalışmalarımızı hızlandırdık diyor. Forumu, sivil toplumu daha da aktif hale getirmek için değerlendirmeye çalışıyoruz. Çevre alanına bağlı tüm sahalarda savunuculuk yapmak için çalışmalar yürütüyoruz. Çevre ihlallerinden muzdarip olan mağdurları da ulusal bir forumda bir araya getirmeye çalışıyoruz” diye konuştu. Ayrıca forumun çevre felaketleri ve sorunlarından doğan problemleri en aza indirgeyebilmek için de çalışmalar yürüttüklerini aktardı.

Rîhab El-Mebrûkî, forum bünyesinde bu konulara dair yasal çevrelerin oluşturulması için de çalışmalar yürüttüklerini aktardı ve sözlerine şöyle devam etti; “Herkesin su hakkını korumaya, sağlıklı bir çevrede yaşamaya hakkı var. Devlet kurumları başta olmak üzere herkesi mücadele etmeye davet ediyoruz. Sürdürülebilinir ve kirlilikten arınmış bir gelecek için tüm gerekli önlemler şimdiden alınmalı.”

‘Sosyal adalet çevresel adalet olmadan olmaz’

Rîhab El-Mebrûkî, hava ve toprak kirliliği konusunda şunları söyledi:

"Endüstriyel fabrikaların yasa dışı faaliyetleri, su kaynaklarının gelişigüzel kullanılması ve atıklarının okyanusa atılması nedeniyle Tunuslu devlet yetkililrine gerekeni yapması çağrısında bulunduk. Çevre dosyasına ve çevre haklarına verilen önem ortada. Sosyal adalet, çevresel adalet olmadan var olamaz. Forumda, iklim değişikliğinin etkileri, iklim politikalarında radikal değişiklik ve iklim acil durumu ilanına karşı aktörlerin merkezinde küçük çiftçilerin ve denizcilerin yer alması istendi” dedi.

Çevre hukukunun oluşturulması ve bu alanda savcılıkların da hakimliklerin de çevre hukuku konusunda ayrı bir eğitim almalarının şart olduğunu söyleyen Rîhab El-Mebrûkî bunun forumun başlıca tartışma konularından bir tanesi olduğunu aktardı ve konuyla ilgili hukuk mercilerine birimler oluşturulması önerilerinin sunulacağını da paylaştı.