Arjin Yıldırım: Silvan Barajı canlıların yaşam alanlarını yok edecek

Bu senenin sonunda bitmesi planlanan Silvan Barajı nedeniyle ekosistemin zarar göreceğini belirten Arjin Yıldırım, Geliyê Godernê’nin de sular altında kalması nedeniyle birçok canlı türün yaşam alanlarının yok olacağına dikkat çekti.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Silvan ve Kulp arasında yapımı devam eden Silvan Barajı’nın bu yılın sonunda faaliyete geçmesi bekleniyor. 8 baraj ve 23 sulama tesisinden ulaşan Türkiye’nin 2’nci en büyük projesi olarak bilinen baraj, su tutması ile birlikte geçiş yollarında tarihi Geliyê Godernê vadisi ve onlarca köyü de sular altında bırakacak. Ekolojistlerin çağrılarına rağmen yapımı devam eden barajın faaliyete geçmesi ile birlikte bölgede tarım ve canlı ekosistemine büyük zararlar vereceği düşünülüyor.

Barajın yapımı sene sonunda bitiyor

Bu sene sonunda yapımının bitmesi ile faaliyete geçmesi beklenen baraja dair görüştüğümüz Mezopotamya Ekoloji Derneği üyelerinden Arjin Yıldırım, yetkililerin baraj için yaptığı “Çorak ova su ile buluşacak”, “Tarımda dünya devi olacağız” ya da “Enerji ihtiyacımız var” gibi ifadelerin tepkilerin önüne geçilmek için söylendiğini aktardı. Sömürü için doğanın talan edildiğine dikkat çeken Arjin Yıldırım, bu talan için kullanılan argümanların hep aynı olduğunu söyledi.

İnsanların yaşam alanları gasp edilecek!

Yapılacak barajla bölgede iklim ve ekosistemden önce demografik yapının değişeceğine yer veren Arjin Yıldırım, barajın bitmesiyle yüzbinlerce insanın zorunlu göçe tabi tutulacağını ifade etti. Arjin Yıldırım, gönüllü istimlak süreci sonuç vermezse, kamu yararı maddesinin devreye gireceğini o da olmazsa acele kamulaştırma ile insanların yaşam alanlarının gasp edileceğini sözlerine ekledi.

“Tarımsal verim yok olacak”

Barajın su tutması ile birlikte bölgenin tarımsal veriminin de yok olacağını belirten Arjin Yıldırım, “Tarımda toplulaştırma hamlesi ile olabildiğince doğal tarım ve hayvancılık yapan küçük çiftçiler, bitirilmeye çalışılmaktadır. Alanlar birleştirilerek büyütülmekte ve sermayeye alt yapı çalışmaları yapılmaktadır. Kurak olan bir tarım alanında sulu tarım yapılması durumunda hızla buharlaşma olur ve kısa bir süre sonra küle dönmüş tuzlu bir toprak dışında elinizde bir şey kalmaz. O nedenle binlerce yıl kurakçıl bitkilerle tarım yapılmış alanlara sulu tarım yaptırmak yanlıştır” şeklinde konuştu.

“Ekosistem zarar görecek”

Tarihi ve doğal güzelliği ile bilinen Gelîyê Godernê vadisinin de barajın bitmesi ile sular altında kalacağına dikkat çeken Arjin Yıldırım, vadide birçok endemik bitki türü ve canlının yaşadığına yer verdi. Arjin Yıldırım, yok olacak vadinin önemine dair şunları dile getirdi: “Genellikle vadiler, kuşların uçuş koridorları olup oradaki ormanlık alanlar da göç yolları üzerindeki dinlenme merkezleridir. Silvan Barajı ile oluşacak dolgu, ormanları yok edip koridoru dolduracak ve kuşların yaşam koridorları da ellerinden alınacaktır. Domuz, tilki ve onlarca sürüngen canlı türünün doğal yaşam alanları sular altında kalacak ve yaşam şansları kalmayacaktır. Bu devasa ölçekteki baraj gölü mikro düzeyde iklim değişikliğine neden olacak ve tüm ekosistem bundan zarar görecektir. Yağış rejimi değişecek, nem oranı artacak ve tabi ki endemik türlerin yok olması başlayacaktır. Çünkü endemik türler; o yörenin güneş, su, hava ve toprak yapısıyla oluşmuş türlerdir.”

“Talan ve tahrip durdurulmalı” 

Arjin Yıldırım, son olarak şunları söyledi: “Geliyê Godernê bu denli fütursuzca tahrip ve talan edilmesi bir an önce durdurulmalı, UNESCO’nun 10 kriterinden çoğunu karşılayan bu alan için hızlı bir şekilde başvurunun yapılarak koruma altına alınması gerekmektedir.”