Federe Kürdistan’daki gazeteciler birçok baskıya maruz kalıyor
Federe Kürdistan’da hükümet yetkililerinin baskılarına maruz kalan gazeteciler, mesleklerini özgürce icra edemezken, kadın gazeteciler de birçok zorluğa göğüs gererek bu alanda var olma mücadelesi yürütüyor.
LAVE KURDE
Haber Merkezi - Gazetecilik halkın doğru bilgiye ulaşması için gerektiğinde gazetecilik etik kuralları çerçevesinde iktidar ve güç odaklarına karşı savaşmayı göze alabilmedir. Gazetecilik uluslararası yasalar çerçevesinde temel insan haklarından biri olan düşünce özgürlüğünü temsil etmektedir. İnsan haklarının 19. maddesinin içeriği, tüm insanların fikri özgürlük hakkına sahip olduğunu tekrarlamakta ve vurgulamaktadır. Yalnız birçok uluslararası belgede düşünce özgürlüğünün devletin elinde olması dikkat çekicidir.
Federe Kürdistan’da gazetecilik
1991 yılında Federe Kürdistan Bölgesi’nde yürütülen mücadeleden sonra birçok önemli medya kuruluşu kuruldu. Bölgede düşünce hakları koruyan bir yasa olmasına rağmen, bölgedeki gazeteciler rahat çalışamamakta, çoğunlukla sadece hükümete bağlı gazeteciler rahat çalışabiliyor. Federe Kürdistan’da gazetecilik giderek karanlık bir aşamaya doğru gidiyor ve gazetecilik çalışma yasası kullanılmamaktadır.
Tutuklanıp saldırılara maruz kalıyorlar
Uluslararası merkezin yayınladığı bir gazetecilik raporunda Federe Kürdistan’daki gazeteciliği tehlikeli boyutunu gözler önüne seriyor. Gazeteciler, meslektaşlarının tutuklanmasının gazetecilerin özgürlüğü için büyük bir tehdit oluşturduğunu söylüyor. Federe Kürdistan Bölgesel hükümeti, gazetecilerin çalışmalarına yönelik tehditlerin yayılmasını önlemek için gerekli adımları atmıyor ve gazeteciler sürekli tutuklanıyor ya da saldırılara maruz kalıyor.
Yolsuzlukları haberleştirdikleri için katledildiler
Federe Kürdistan’da hükümetin yolsuzluklarını ortaya çıkaran çok sayıda gazeteci katledildi. Gazetecilerin görevleri sırasında öldürülmeleri durdurulamıyor. Federe Kürdistan’da sadece yetkililere ve partilere bağlı gazeteciler çalışmalarını yürütebiliyor. Bir gazeteci bir davayı araştırmak ve kamu yararına rapor hazırlamak istediği zaman gazetecinin hayatı tehlike altına giriyor.
Gazetecilerin özgürlüğüne dair yasalar
Federe Kürdistan da Irak'ın bir parçası olduğu için Irak anayasasına uymak zorunda. 2005 yılında Irak’ta her yurttaş fikir özgürlüğüne sahip oldu. Ancak 1992'de Federe Kürdistan Bölgesi’nin parlamento seçimleri sonuçlandığında, gazetecilerin çalışması için iki yasa çıkarıldı. Kürdistan-Irak bölgesinde bilgi edinme hakkı yasası çıkarıldı. Bu yasaların varlığı gazetecilerin çalışması ve özgürlüğü içindir ancak şu anda birçok gazeteci hapishanelerde kötü muameleye maruz kalıyor ve haklarında suçlamalar yapılıyor, bir bakıma gazetecilerin tutuklanmasını başka bir kanuna tabi tutuyorlar. Öte yandan Kürdistan Parlamentosu'nun 2007 yasasına göre gazeteci tutuklanamaz, sadece para cezası alabilir. Ancak yetkililer özgür gazetecilikten o kadar korkuyorlar ki gazetecileri hapishanelere atıyorlar.
Gazetecilik kadın işi olarak görülmüyor
Ataerkil zihniyetten dolayı Federe Kürdistan’daki mevcut erkek egemen zihniyetten dolayı kadın gazeteciler daha çok zorluklarla boğuşmak zorunda kalıyorlar. Özelikle kamusal bir konuda önemli bir toplantı olduğunda, çoğunlukla erkek gazeteciler bu toplantılara katılıyor. Kadın gazeteciler ihmal ediliyor ve bu da gazetecilerin özgürlüğünü etkiliyor. Her ne kadar son yıllarda medyada kadın sayısı artış gösterse de Kürt toplumunda gazetecilik kadın işi olarak görülmüyor. Dolayısıyla kadın gazeteciler birçok zorluğa göğüs geriyor ve bu da gazeteciğe karşı yürütülen başka bir engeldir.
Kadın gazeteciler cinsel tacize maruz kalıyor
PAO örgütüyle ortaklaşa yürütülen “Sesimiz” projesi kapsamında 2021 yılında gerçekleştirilen araştırmaya göre, bölgede kadın gazetecilerin cinsel tacize uğradığı ortaya çıktı. Kürdistan Bölgesi'nden 323 kadın aktivist ve gazetecinin katıldığı araştırmada Federe Kürdistan’da kadın gazetecilerin yüzde 62'si sosyal ağlarda cinsel saldırılara maruz kalıyor ve onlar adına uygunsuz sözler yayınlanıyor.