Efrin zeytinleri Türkiye markalarıyla dış ülkelere satılıyor- 3

“Zeytinler Türkiye üzerinden dünya pazarına çıkıyor” Efrin’de savaş suçu işlendiğini söyleyen Efrin İnsan Hakları Örgütü üyesi Ruşin Hido, Efrinlilerin zeytin ağaçlarının kesildiğini ve çalındığını belirtiyor. Ruşin Hido, Efrinlilerin büyük emeklerle yaptıkları zeytinyağlarının zorla düşük ücret karşılığından onlardan alındığını ve Türkiye’ye götürülerek burada Türkiye ürünü adı altında satıldığını söylüyor.

“Zeytinler Türkiye üzerinden dünya pazarına çıkıyor”

Efrin’de savaş suçu işlendiğini söyleyen Efrin İnsan Hakları Örgütü üyesi Ruşin Hido, Efrinlilerin zeytin ağaçlarının kesildiğini ve çalındığını belirtiyor. Ruşin Hido, Efrinlilerin büyük emeklerle yaptıkları zeytinyağlarının zorla düşük ücret karşılığından onlardan alındığını ve Türkiye’ye götürülerek burada Türkiye ürünü adı altında satıldığını söylüyor.

SARA ŞÊX HESEN

Halep – Türkiye, 18 Mart 2018'de, tüm güç ve teknikleri ile Efrin'e operasyon düzenledi. Bu operasyonun sonucunda Efrin’in kontrolü Türkiye ve ona bağlı güçlerin eline geçti. Buna rağmen Kürt halkı evini barkını terk etmedi. Bu nedenle kaçırma, talan, hırsızlık gibi hak ihlalleriyle her gün karşı karşıya kaldı. Aynı zamanda doğa ve zeytin ağaçları da bu hak ihlallerinden nasibini aldı.

Efrin İnsan Hakları Örgütü'ne göre 2018 yılında 45 binden fazla, 2019'da 78 bin 800, 2020'de 58 bin 600 ve 2021'de 23 bin 800 ağaç olmak üzere toplam 315 bin 200'den fazla ağaç Türkiye ve ona bağlı güçler tarafından kesildi.

Yurttaşlar tehdit edildi

Zeytin hasat mevsiminin gelmesiyle birlikte, halkın ve işçilerin mahsulünü ve emeğini çalmak için yeniden harekete geçildi. 1 Ekim 2021'de Türkiye ve ortakları tüm Efrin halkının gidip zeytinlerini toplamalarını istedi. Efrin halkı da zeytinlerinin çalınacağından korktukları için hemen zeytin hasadı yapmaya başladı. Yakın zamanda silahlı gruplar yaşlı bir adamı “zeytinliğinizi terk etmezseniz sizi öldüreceğiz” diyerek tehdit ettiler. Efrin İnsan Hakları Örgütü üyesi Ruşin Hido, konuya ilişkin konuştu.

Yaşadıkları onları göçe zorladı

Efrin’in kontrolü Türkiye ve ona bağlı güçlerin eline geçtiğinden bu yana Efrin halkına yönelik halk ihlallerinin arttığına işaret eden Ruşin Hido, “Efrin'in işgali ile Türk devleti ve çeteleri Efrin'de insanlara, doğaya ve tüm canlılara karşı birçok suç işledi. Bugüne kadar evlerini ve mallarını terk etmeyen Efrinliler, öldürülme, kaçırılma ve tecavüze uğrama ile karşı karşıya kalıyor. Aynı zamanda bölgenin demografik yapısının değiştirme çalışmaları devam ediyor. Efrin’i süsleyen binlerce ağaç kesiliyor ve tarlalar ise yakılıyor. Efrin halkı evlerini mülklerini bırakarak göç etmek zorunda kalıyor. Bununla birlikte Türk devleti çete ve yabancıların ailelerini bölgeye yerleştiriyor. Köy ve sokak isimlerini değiştiriyor. Efrin’deki okullarda Türkçe eğitim veriliyor. Efrin’in kimliğinin komple değiştiğini söyleyebiliriz” dedi.

“Ağaçlar katlediliyor”

Ruşin Hido, ağaç kesilmeleri ve yakmalarından da söz etti:

“Çok sayıda zeytin ağacı yakıldı ve kesildi. İşgalden önce Efrin'de 18 milyon zeytin ağacı vardı. Dede ve ninelerimiz tarafından dikilen ve bin yıllık olan çok sayıda ağaç şimdi çok kolay bir şekilde kesiliyor. Daha önce Efrin toprakları zeytin ağaçlarıyla kaplıydı ancak şuan toprak zeytinsiz kalmış durumda. Düşman zeytinin Efrin halkının kimliği olduğunu bildiği için Efrin’i kökten değiştirerek yeni bir Efrin inşa etmek istiyor ve bu nedenle de binlerce ağacı kökünden sökmüş durumda. Kesilen ağaçlar ya Suriye’de işgal edilen diğer yerlere satılıyor ya da çalarak Türkiye’ye götürülüyor. Yakın bir zamanda Bilbile’ye bağlı Kutan köyündeki yüzlerce ağaç El-Hemzet eli ile kesildi ve kütükleri çalındı”

“Her ağaç başına vergi alıyorlar”

Efrin’de bulunan yurttaşlara ağır vergilerin ödetildiğini de belirten Ruşin Hido, “Her çete grubu kendine göre vergiyi belirliyor. Her bir zeytin ağacı için ayrı ayrı vergi alıyorlar. Geçen yıl Kuzey ve Doğu Suriye’nin Efrin kentine bağlı Şiye ilçesindeki El-Emşat, her bir zeytin ağacı için 8 bin Suriye lirası aldılar. Bunu da Efrin’de kalan yurttaşların zeytinlerini toplamamaları için yaptılar. Zeytinlerini toplayıp zeytinyağı yaptıkları zamanda yurttaşlardan yaptıkları zeytinyağlarını alıyorlar. Efrin’de kalan yurttaşların ürünleri onlardan zorla alınıyor” ifadelerini kullandı.

“Türkiye kendi ürünü gibi satıyor”

Ruşin Hido, bölgeden alınan zeytinlerin Türk ürünü adı altında pazarlandığına dikkat çekti.

"Efrin’den çalınan zeytinyağları Türkiye ürünleri adı altında satılıyor. Çeteler, Efrin halkının zeytinyağlarını Efrin dışına satmalarına izin vermiyorlar. Zeytinyağı çeteler eli ile alınıp satılıyor ve bu yüzden de halk ürünlerini Efrin dışına satamıyor. Bu zeytinyağları Efrin ile Türkiye arasındaki yoldan geçiyor. Daha sonra Türkiye’de bu zeytinyağları şişelere doldurularak satılıyor. Çok düşük fiyata yurttaşlardan satın aldıkları zeytinyağlarını dünya pazarında ise çok yüksek fiyata satıyorlar.”

Uluslararası kamuoyuna çağrı

İnsan hakları örgütlerine çağrıda bulunan Ruşin Hido, son olarak şunları söyledi: “Birçok uluslararası rapor Efrin’de işlenen suçların savaş suçu, insanlığa karşı işlenen suç ve genel olarak soykırım boyutuna ulaştığını gösteriyor. Bu suçların sorumlularını uluslararası mahkemelerde yargılayabilir ve Efrin halkının haklarını isteyebiliriz. Bize ulaşan bilgiler Efrin'de yaşananların çok küçük bir yüzdesini oluşturuyor. Bu bilgiler bize telefonla veya Efrin’den ayrılan kişiler aracılığıyla ulaşıyor. Talebimiz suçluların yargılanması için Efrin toprakları üzerine tarafsız bir meclisin oluşturulmasıdır. Uluslararası kamuoyuna bu suçlar ve eylemlerin karşısında durmalarını ve Efrin’deki işgale son vermeleri için çağrı yapıyoruz. Çeteleri Efrin’den çıkarsınlar. Efrin’den göç eden yurttaşlar topraklarına geri dönsünler.”

Yarın: “İşgalcileri zeytin diyarından çıkarın”