Naîla EL-Zexlamî: Duvarları yıkarken elbette gürültü çıkacak!

Tunus Demokratik Kadınlar Derneği, “Her şeye karşı feministler” sloganıyla planladıkları konferanslarını ertelediklerini duyurdu. Naîla EL-Zexlamî, Tunuslu kadınların örgütlenmesinden rahatsız olanların varlığına dikkat çekerek “Duvarları yıkarken elbette gürültü çıkacak, elbette rahatsız olanlar olacaktır.” diyor.

Tunus Demokratik Kadınlar Derneği, “Her şeye karşı feministler” sloganıyla planladıkları konferanslarını ertelediklerini duyurdu.  Naîla EL-Zexlamî, Tunuslu kadınların örgütlenmesinden rahatsız olanların varlığına dikkat çekerek “Duvarları yıkarken elbette gürültü çıkacak, elbette rahatsız olanlar olacaktır.” diyor.

Tunus – Uzmanlar ve gönüllü aktivistler tarafından 1989 yılında kuruluşunu ilan eden Tunus Demokratik Kadınlar Derneği, “Her şeye karşı feministler” sloganıyla yapmayı planladıkları 13. konferanslarını ertelediklerini duyurdu. Covit-19 pandemisi nedeniyle ertelenen konferansın ne zaman gerçekleştirileceği henüz belirsiz.

Ajansımıza konuşan Tunus Demokratik Kadınlar Derneği Genel Sekreteri Naîla El-Zexlamî, Tunus Hükümeti’nin almış olduğu pandemi önlemleri kapsamında konferanslarını ertelemek zorunda kaldıklarını açıkladı. Bugüne kadar konferanslarındaki buluşmaların kendileri ve çalışmaları için şükran mahiyeti taşıdığını belirten Naîla El-Zexlamî,  “Konferansımız aynı zamanda siyasi bir duruş, tartışma, analiz ve eleştiri yeridir” dedi.

“Derneğimiz herkese açık”

Derneklerinin, Tunus’taki tüm kadınlara açık olduğunu söyleyen Naîla EL-Zexlamî, “Seçkin-elit bir kadın kesimini temsil etme suçlamaları alıyoruz ancak kadın mücadelesine gönül veren, demokrasi isteyen, kadın sorunlarının çözülmesi için biraraya gelebileceğimiz tüm Tunuslu kadınlara kapılarımız sonuna kadar açıktır” diye konuştu.

Kadın mücadelesinin mevcut siyasi otoriteyi rahatsız ettiğine dikkat çeken Naîla EL-Zexlamî, kadınların her alanda yer almasının ve örgütlenmelerinin önemini de vurguladı.   

“Tunuslu kadınların daha çok siyasetle uğraşması gerekiyor. Haklarımızı korumalı, seçilmeli, kamusal alanda varlığımızı kanıtlamalı ve siyasi listeleri bizler hazırlayabilmeliyiz. Çok çalışmalıyız. Belediyelerde, anayasal organlarda, denetleme araçlarında tam eşitliğin sağlanacağı günleri yaşayacağımız zamana kadar çalışmalıyız. Bizlere elbette şiddet de yöneliyor, korkmamalıyız.  Duvarları yıkarken gürültü çıkacak, elbette rahatsız olanlar olacaktır; bunu normal karşılıyoruz. Şiddet ve tacize uğradığında kadınlar şikayet edebilmeliler. Kelimenin tam anlamıyla vatandaş olmayı hak ediyoruz, birinci ya da ikinci olmadan.”