İdlib’de kadınlar sözlü şiddete maruz kalıyor

İdlib’de sözlü şiddete maruz kalan kadınlar, “artık tahammül edemiyoruz” derken Sosyal Hizmet Uzmanı Henan El-Ebraş ise medyanın şiddet olgusunun artmasındaki rolüne değindi.

SUHÊR EL-İDLIBÎ

İdlib – Birleşmiş Milletler istatistikleri kadına yönelik şiddetin kadınların yüzde 70'inden fazlasını etkileyen küresel bir olgu olduğunu belirtiyor. Şiddetin sözlü, fiziki, ekonomik gibi birçok farklı yönteminin yanı sıra bunlardan en çok kadınların maruz kaldığı tür sözlü şiddet. Sözlü şiddete maruz kalan kadınlar psikolojik olarak olumsuz anlamda etkileniyor ve bu onun bütün yaşamına sirayet ediyor. İdlib’de de en çok sözlü şiddete maruz kalan kadınlar, ajansımıza konuştu.

“Utanç duyuyorum”

Seraqib’dan göç ederek Qah sınırındaki kamplara yerleşen 35 yaşındaki Semira Xeruf, kadınların kampta sözlü şiddete maruz kaldıklarını söyledi. Kampta olası bir tartışmada kadınların olayla bir alakası olmamasına rağmen küfür hakaret ve sözlü taciz ile karşı karşıya kaldığını ifade eden Semira Xeruf, “Kadınlara hakaret ve küfür edildiğinde çok utanıyorum. Bu tür hakaret ve sözlü tacizler insanın kıymetini ve onurunu düşürüyor” dedi.

“Tahammül edemiyorum”

Evli olduğu erkeğin kendisine hakaret ettiğini ifade eden 25 yaşındaki Hasna El-Werda “Eşim hem bana hem de ailemdeki kadınlara yönelik sözlü şiddet uyguluyor. Bu durum beni psikolojik olarak etkiliyor. Artık tahammül edemiyorum”  diye belirtti.

Medya şiddetin önünü açıyor

39 yaşındaki Sosyal Hizmet Uzmanı Henan El-Ebraş, kadına yönelik şiddet biçimlerinin birçok yönteminin olduğunu söyleyerek, sözlü şiddetin insan psikolojisine çok etki ettiği için en sert şiddet olduğunu belirtti.  Henan El-Ebraş, medyanın kadınları sürekli zayıf göstermesinin de şiddetin önünü açtığını sözlerine ekledi.