NEXEM KARACA

 

Gazze-  Filistinli kadın tutuklular, kadın aktivistler, sivil toplum örgütleri temsilcileri, kadın hakları aktivistleri, sanatçı, aydın ve hukukçular, Filistin’in sembolleşen kadın isimleri tarafından unutulmadı.

 

Filistinli tutuklu kadınlara 8 Mart Dünya Kadınlar Günü mesajlarını iletmek ve dayanışmak için kadınlar Kızılhaç önünde bir araya gelerek stant açtı ve eylem yaptı. Biz de ajans olarak hem Filistinli kadınların duygu ve düşüncelerini hem de mesajlarını aldık.

 

Filistinli Kadınlar Birliği Genel Sekreterlik üyesi Noha Al-Buhaisi, Filistinli kadınların kazanımlarına dair vurgular yaparken, “Filistin hükümetinin doğum iznini on yerine on dört haftaya getirmesi, erkeklere üç gün izin vermesi gibi kararları önemsiyoruz ancak bu gibi kazanımların elbette Filistinli kadınların ortak taleplerini karşılamadığının da bilincindeyiz. Kadın sorunu kadar işgal ve savaş gibi çok ciddi bir sorunumuz söz konusu. İşgal halkımızı, kadınlarımızı, çocuklarımızı tehlikeye atıyor ve işgal suçlularının uluslararası ceza mahkemelerinde yargılandıklarını görene kadar da mücadelemiz durmayacak” diye konuştu.

 

 

Filistinli tutuklu kadınlarla dayanıma eyleminde hapishaneden serbest bırakılan Suhad Merhi de hazır bulundu. Suhad Merhi, “İşgal hapishanelerinde tutukluydum. Kadın tutsaklarla dayanııyoruz. Onları anlıyorum, ne yaşadığınızı biliyorum demeye geldim. Tüm kadın tutsaklara özgürlük talep ediyorum” dedi.

 

Birlikte kutlayacağız…

 

Filistin direnişinin sembol isimlerinden olan Dr. Maryam Abu Daqqa da eylemde hazır bulunan isimlerdendi. Filistinli kadınlara bir mesaj göndererek, "İşgal hapishanelerindeki kadınlar demek istiyorum ki özgürlüğe daha yakınsınız ve Filistin'in kadınları ve kızları ve tüm insanlar yanınızda” diye konuştu. Maryam Abu Daqqa, “Özgürlüğü için tutsak düşen Filistinli kadınlar, sen özgürleştiğinde, toprağın özgürleştiğinde 8 Mart’ları birlikte kutlayacağız...” şeklinde konuştu.

 

 

Uluslararası sözleşmelere uyun

Kültür ve Özgür Düşünce Derneği Genel Başkanı Maryam Zaqout ise, "Birleşmiş Milletler, kadınların, özellikle de Filistinli mahkûmların korunmasına ilişkin kararlarını uygulamalıdır” diyerek politik tutuklulara adaletli yaklaşım ve politik tutuklu olarak yaklaşılmasını beklediklerinin altını çizdi. “Filistinlilerin özgürlüğü ve onuru için mücadele ediyoruz. Filistinli tutsaklarımızın maruz kaldıkları şeyin bir savaş suçu olduğunu ve uluslararası hukukun bundan sorumlu tutulması gerektiğini söyleyeceğiz" diye ifade etti.

 

 

Mona Bakhit tüm Filistinli kadınları tebrik ederek, "Filistinli kadınlar bizlerin gururu ve onurudur, ülkeleri için büyük bir gurur kaynağıdır. Filistinli kadın tutsaklar devrimimizin de sembolüdür” dedi ve başta tüm Filistinli kadın tutsaklar olmak üzere tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladıklarını söyledi.

 

 

“Onların sesine ses oluruz”

 

Filistinli ünlü şair Rehab Kanaan da şöyle konuştu:

“Filistinli kadınlar yurtlarında, işgal bölgelerinde, diasporada, zindanlarda her zaman Filistin devriminin sembolü olmuşlardır. Bugün bir dayanışma örneği olarak buradayız. Filistinli kadın tutsaklar onlara duygu olarak ne kadar yakın olduğumuzu hissediyorlar diye düşünüyorum çünkü biz onları canı gönülden hissediyoruz. Umuyorum hepimiz Filistinli kadın tutsakları hissederiz ve onların seslerine ses oluruz.”