CEİD’den ayrıntılı rapor: Türkiye’de eşitlik ve ayrımcılık

CEİD, son 4 yıla dair hazırladığı “Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” başlıklı raporunu kamuoyu ile paylaştı. Raporda cinsiyete dayalı giderek artan eşitsizlik ve ayrımcılığa dikkat çekilirken verilerle ortaya çıkan tablo iç açıcı değil.

 

Haber Merkezi- Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği (CEİD), Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Yıllık İzleme Raporu’nu hazırladı. Rapor 2017-2021 yıllarını kapsıyor ve konunun uzmanı akademisyenler tarafından hazırlanan 16 tematik alandan ülkenin mevcut durumu verilerle masaya yatırılıyor.

Eğitim, sağlık, istihdam, kadına yönelik şiddet, çocuk yaşta evlendirilme, insan ve kadın ticareti, kentsel haklar ve hizmetler, medya, din hizmetlerine erişim, spor, siyasal kararlara katılım, yoksulluk, sosyal koruma ve sosyal yardımlar, adalete erişim, mülteci kadınlar, bilim, teknoloji gibi birçok başlık raporda ele alınıyor.

Eğitim: Kadınların oranı düşüyor

Eğitim başlığı altında, rapora göre, 2016 yılında resmi meslek ve teknik ortaöğretimde öğrencilerin yüzde 44'ü kadın yüzde 56'sı erkek olurken, 2020 yılında kadınların oranı yüzde 38,6’ya düştü, erkeklerin oranı ise yüzde 61,4’le yükselişte. Raporda, “Verilere göre açık öğretim lisesine devam edenlerin sayısı azalmaktadır. 2016 yılında genel açık öğretim liselerine devam edenlerin sayısı bin 212 bin 992 iken 2020’de 1 milyon 97 bin 394 olarak gerçekleşmiştir. Mesleki açık öğretim ve imam hatip açık öğretimde de azalış eğilimi devam etmektedir. Verilere göre, kadınların oranı yüzde 58,1 ile açık imam hatip liselerinde yüksek iken, erkeklerin oranı yüzde 67,9 ile açık mesleki liselerinde yüksektir” denildi. 

İstihdam oranları düştü

İşgücünde olmayan kadınların oranında artış yaşandığı kaydedilen raporda, 2016 yılında işgücünde olmayan kadınların oranı yüzde 67,5 iken 2020 yılında yüzde 69,1’e yükseldiği belirtildi.

Raporda “İstihdam edilenlerin oranı hem kadınlarda hem de erkeklerde azalmıştır. 2016 yılında kadınlarda istihdam edilme oranı yüzde 30,6 iken 2020’de yüzde 26,3’e düşmüştür. Erkeklerde düşüş daha keskindir. Covid-19 ve ekonomik krizin etkileri istihdam üzerinde açıkça görülmektedir. Kadınlarda tarım dışı işsizlik oranı 2016’da yüzde 18,1 iken 2020’de bu oran yüzde 20,7’ye yükselmiştir” denilerek oranlar paylaşıldı.

Erken yaşta evliliklere dikkat çekildi

Türkiye’de sığınma evi sayısının sadece 145 olduğu belirtilen raporda,  İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde bile sadece bir Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’nin hizmet verdiği vurgulandı. Kadınlara yönelik şiddetin bir biçimi olan çocuk yaşta evliliklerin sorun olmaya devam ettiğine dikkat çekilirken 20-24 yaş aralığında olup 18 yaşından önce evlenenlerin oranı yüzde 14,7 olarak belirtildi.

Kurumlara tavsiye

Raporda özellikle cinsiyete dayalı ayrımcılıkların ve eşitsizliklerin devam ettiği stratejik alanlarda, (parlamento, kamu kurumları, yönetim düzeyleri, yerel yönetimler gibi) kadınların düşük katılım oranının yükseltilmesi için ulusal eylem planlarında dönüştürücü politikalar ve olumlu ayrımcılık politikalarının öngörülmesi gerektiği tavsiyesi yer aldı. Raporda şu ifadeler yer aldı:

“2018 yılından bu yana iktidarın resmi belgelerinde ulusal eylem planlarında ve uygulamaya yönelik çalışmalarında toplumsal cinsiyet eşitliği temel bir norm olarak yer almamaktadır. Bunun yanı sıra birçok resmi belgede de kadın haklarını koruma, kadın erkek eşitliği normlarına uyumdan bahsedilmemektedir. Ulusal politikalar ve ilgili kurumların siyasi ve hukuki belgelerinde kadın haklarının korunması, kadın erkek eşitliği ile toplumsal cinsiyet eşitliği normları yerine ‘ailenin korunması ve güçlendirilmesi’, ‘milli ve manevi değerlerin korunması’ normlarına yer verilmektedir. Buna ilaveten Diyanet İşleri Başkanlığı belgelerinde görüldüğü gibi, merhamet, şefkat, adalet kavramlarının eşitlik yerine kullanılmaya başlandığı saptanmıştır.”

Raporda ayrıca LBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılığa da dikkat çekildi. Raporda derneğin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 20 Mart gecesi feshedilen ve 1 Temmuz’da yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi ile gelişmeleri bir sonraki incelemede ele alacağı açıklandı.