Boutaina Karrouri: Fas’ta yüzbinlerce kadın dijital şiddete maruz kalıyor

Eski milletvekili ve kadın hakları savunucusu Boutaina Karrouri, Fas’ta kadına yönelik artan şiddete dikkat çekerek, özellikle dijital şiddetin bir buçuk milyona dayandığını söyledi. Buthaina Karouri, kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için daha çok çaba gösterilmesi gerektiğine işaret etti.

Eski milletvekili ve kadın hakları savunucusu Boutaina Karrouri, Fas’ta kadına yönelik artan şiddete dikkat çekerek, özellikle dijital şiddetin bir buçuk milyona dayandığını söyledi. Buthaina Karouri, kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için daha çok çaba gösterilmesi gerektiğine işaret etti.

HENAN HARIT

Fas – Son zamanlarda Fas’ta artan şiddete dijital şiddette eklendi. Eski milletvekili ve kadın hakları savunucusu Boutaina Karrouri, kadınların karşılaştığı şiddet yöntemleriyle ve etkilerinden söz etti. Buthaina Karouri, Fas’ın şiddeti önleme tedbirlerinden bahsetti.

Fas’ta kadınlara yönelik şiddetin artış göstermesinin nedenleri nelerdir?

Kadına yönelik şiddet artış gösteriyor. 20 Mart ile 20 Nisan 2020 tarihleri arasında korona virüsün olduğu süreçte resmi verilere göre şiddetin düştüğü görülüyordu. Ancak daha sonra anlaşıldı ki; bu süreçte şiddete maruz kalan kadınlar sokağa çıkma yasağı nedeniyle kendilerini ilgili kadın merkezlerine ulaştıramadılar. Daha sonraki veriler ise bu süreçte birçok anlamda şiddetin arttığı görüldü. Kadına yönelik birçok nedeni var. Şiddetin yayılmasının başlıca nedenleri arasında ekonomi, yoksulluk ve işsizlik bulunuyor.

Şiddet meşru görülüyor

Ayrıca kadına yönelik şiddeti meşru gören kültürel etkenlerde var. 2019 yılında Yüksek Planlama Komisyonu tarafından yapılan araştırmaya göre erkeklerin yüzde 40'ı aileyi korumak için kadının şiddete tahammül etmesi gerektiğine inanıyor. Ayrıca aynı araştırmaya göre erkeklerin yüzde 25’i erkeklerin eşlerini dövme hakkının olduğunu düşünüyor. Diğer bir neden ise uyuşturucu ve alkolün yaygınlaşmasıyla ilgilidir. Şiddet gören kadınların büyük çoğunluğu şiddet failinin alkol ya da uyuşturucu kullandığını belirtiyor.

“Kadınların yüzde 10’u şikayetçi oluyor”

Kadına yönelik şiddetle mücadele için çıkarılan yasanın üzerinden 3 yıl geçti. Bu yasa kadına yönelik şiddetin azalmasını sağladı mı?

Bu yasanın çıkarılmasının bir kazanım olduğunu görmek gerekir. Kadına yönelik şiddet konusunda yeni kavramsal bir çerçeve oluşturdu. Aynı zamanda belirli cinsel taciz biçimleri gibi yeni eylemleri suç haline getirdi. Ayrıca, kadınlara karşı belirli suçları ele alan yeni hükümler de getirdi. Kişisel yaşam haklarını engelleme, hakaret, iftira gibi şeyleri de suç saydı. Yapılan araştırmalara göre kadınların sadece yüzde 10'u gördüğü şiddet nedeniyle şikayet ediyor. Tabi kadının neden şikayet etmediğine dair birçok soru işareti akıllara geliyor. Yasaları bilmediğinden kaynaklı yoksa failin korkusundan mı, bilinmiyor. Bunların yanı sıra şunu da belirtmek gerekir ki; üç yıllık bir süreç bu yasanın yeterliliğini objektif değerlendirmek için kısa bir süreç. Yasa şiddet olgusunu sınırlamada önemli bir rol oynuyor. Ancak tek başına yeterli değil. Şiddeti önlemek için özellikle eğitim düzeyinde tedbir ve dayanışma programlarının olması gerekir. Vicdanlı bireylerin yetiştirilmesi gerektiği inancındayım. Eğer bu yapılmazsa kadına yönelik suçlar işlenmeye devam edilecektir.

“Kadınların korunması için ulusal bir komite oluşmalı”

İlgili yetkililerin şiddeti önlemek için ne gibi sorumlulukları var, konuya ilişkin yapılan çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Fas başta İkram 1 ve İkram 2 olmak üzere hükümetin planlarını onaylayarak hem hükümet düzeyinde hem de kurumsal düzeyde bu olguyla mücadele etmek için önemli çabalar gösteriyor. Ayrıca kadına yönelik şiddetin ulusal düzeyde izlenmesi ve şiddet mağduru kadınların korunması için ulusal bir komite oluşturuldu. Ancak bu çaba yeterli değildi. Çünkü genel politikaların başında kadına yönelik şiddet konusu yer almalıdır ve yeteri kadar bütçe ayrılması gerekir. Önleyici bir siyaset yürütülmesi gerekir.

Son olarak sık sık duyduğumuz dijital şiddete ilişkin neler söylemek istersiniz?

Evet, dijital ve elektronik şiddet yeni bir olgudur. Fas’ta kadınların yüzde 14’ü elektronik, dijital şiddete maruz kalıyor. Bu da bir buçuk milyona tekabül ediyor ve korkulması gereken bir rakam. Bu şiddetin sosyal medyadaki iftiralardan, ifade özgürlüğü hakkının ihlaline, şantaj ve tacize kadar pek çok biçimi var.