İranlı kadınlar tarihte büyük bir direniş gösterdi (7)

İran’da siyaset ve kadınların bu alandaki mücadelesi

Kadınların karar alma mekanizmalarındaki varlığının en düşük olduğu ülkeler arasında yer alan İran’da tarihten günümüze büyük bir direniş gösteren kadınlar, alandaki varlıklarını tüm engellemelere rağmen sürdürüyor.

MALVA MİHEMED

Haber Merkezi –  İran'da kadınlar değişim hareketlerinin daima içerisinde yer alarak, belirleyici konumda olmuşlardır. Ancak sonrasında siyaset ve karar alma mekanizmalarından sürekli uzak tutuldu. İran Anayasası, kadınların karar alma mekanizmalarına katılmaması gerektiğini belirtmiyor. Ancak kadınların seçimler ve buna benzer yasal ve idari temsiliyetinin yüzde 19,1’i geçmemesi kadınların bu alanlardaki temsiliyetinin kabul edilmediğini gösteriyor.

İlk siyasi katılım

İranlı kadınların siyasi alana katılımının tarihi 18’inci ve 19’uncu yüzyıllara kadar uzanıyor. Ancak bu katılım bilindiği üzere sınırlı bir katılım biçimini de aşmıyor. Kaçar hanedanlığı yönetiminde kadınların açıktan siyasi mevkilerde bulunmalarına izin verilmese de bazıları tahtı ele geçirdi, bazıları da perde arkasından gizli bir şekilde ülke yönetimine katıldı. Pers Kraliçesi Melek Cehan Xanum (1805-1873), Mihemed Qasim Xan El-Qacari ve Bicum Jan Xanum Qacar’ın kızıdır. Eşi Mihemed Şah Qacar (1834 - 1848) ölümünün ardından oğlu tahta gelene kadar bir ay Pers İmparatorluğu tahtına çıkabildi. Pers Kraliçesi Melek Cehan Xanum, oğlunun 1848'den 1873'teki ölümüne kadar saltanatı sırasında büyük bir siyasi etkiye sahip oldu. Güçlü ve yetenekli bir siyasi figür olarak tanındı.

Kadınların toplum üzerinde etkisi

“Anis al-Dawlah” (1842-1896) lakabıyla tanınan Fatima Masumeh Shrine, idari faaliyetlere katılarak ülkedeki bir çok çalışmaya imza atmış  ve İçişleri Bakanlığı görevini yürütmüştür. Çocuk yaşta evlendirilen Fatima, sarayda padişah görüşmelerinin protokollerini öğrendi. Fatima, etkili bir role de sahip oldu. Kadınların Kaçar döneminde kazandıkları eğitim, kültür ve İran'da siyasi değişimlere neden olan en önemli siyasi konumları dışında, Kaçar döneminin sonuna kadar İran'da toplum üzerinde etkisi olan kadın kişilikler ortaya çıktı. Kum’da bulunan türbesi halen kadınlar tarafından ve Şiiler tarafından ziyaret edilmektedir.

Oy hakkı yeniden kazanıldı

Anayasa Devrimi'nin (1905-1925) ilk aşamasında, kadınlar oy verme ve seçimlere katılma hakkından mahrum bırakıldı. 1907’deki seçimlerin ardından ilk oturumu yapan parlamento anayasal değişiklikleri onayladı. Parlamentonun ilk turunda; yayınevlerinde, gazetelerde, dergilerde ve feminist faaliyetlerde yayınlanan bazı makalelerle kadın çalışmaları üzerine duruldu. 1911'de parlamento çatısı altında yapılan ikinci tur oturumunda ise bunlar açığa çıktı. Din adamlarının tüm itiraz ve muhalefetine rağmen, kadınlar 1906 İran Anayasası'nda ret edilen oy kullanma haklarını 1936'da yeniden kazandı.

Beyaz Devrim

Şah Mihemed Riza Pehlewi (1919-1980), 1941-1979 arasındaki hükümdarlığı sırasında, İranlı kadınlara oy kullanma hakkı da dahil olmak üzere “Beyaz Devrim” adı verilen bir dizi kapsamlı reform başlattı. Bunun sonucunda, kadınların siyasete katılım oranı kısmen de olsa arttı.

İlk kadın bakan: Farx Ro Parsa

İran’da “Şehid Beheşti” Ulusal Üniversitesi'nin kurulduğu 1960 yılında,  eylemci Ferx Ro Parsa (1922-1980) genel yönetimde genel sekreterlik görevini aldı. Bununla Ferx Ro Parsa, İran tarihinde bu görevi üstlenen ilk kadın oldu. 1968'de Emir Ebas Hiwayda hükümetinin ikinci ve üçüncü döneminde (1919-1979) ise Farx Ro Parsa, İran'da Eğitim Bakanı oldu. Bununla da İran hükümetinin ilk kadın bakanı olarak tarihe geçti. Daha sonra Ferx Ro Parsa, eğitim alanında cinsiyet eşitliği üzerine bir makale yazdığı için sürgün edildi. İran Devrim Mahkemesi’nin Tahran Şubesi'nde “Toprak bütünlüğünü bozma” suçlamasıyla yargılandı ve hakkında idam kararı verildi.

İlk kadın hakim: Şirin Ebadi

Kadınlar 1969 yılında adli görevlerde yer alabiliyorlardı. Bu kapsamda aralarında Avukat Şirin Ebadi’nin de olduğu 5 kadın, hakim olarak atandı. Şirin Ebadi, mahkeme başkanlığı yaparak İran’daki ilk kadın hakim unvanını alan isimlerden oldu. Öte yandan kadınların yerel, kasaba ve ilçe meclislerinde oy kullanmalarına da izin verildi.

5 kadın belediye başkanı oldu

Tarihler 1978’i gösterdiğinde yerel meclislere 333, parlamentoya 22 ve senatoya 2 kadın seçildi. Ulusal Meclise ise 22 kadın atandı ve 5 kadın belediye başkanı oldu. Kadınlar hakim olamıyordu ancak hakim yardımcısı veya idari personel olarak çalışabiliyordu. 21 Eylül 2016'da Tahran Cumhuriyet Savcısı, Tahran'daki El-Ehdas Mahkemesi’nde ilk kez iki kadını müfettiş (soruşturma hakimi) olarak atadı.

Kadınlar ilk kez yüksek mevkilerde

Şah Mihemede Rıza Pehlevi'nin devrilmesinden sonra 1979 yılında devrime katılan kadınların sosyal, siyasi ve hukuki düzeyde talepleri arttı. Kadınlar, yeni gelen hükümetin taleplerini yerine getirmediğini gördüklerinde ve meclisin ilk toplantısına katılmalarına izin verilmemesi üzerine taleplerinin yerine getirilmesi için mücadeleye başladı.

Parlamentoda kadınların sayısı arttı

Hükümet, kadınların siyasi çalışmalarda hakkını tanıdı. Ancak İran parlamentosunda kadınların varlığı ikinci ve üçüncü parlamento seçimlerinde çok zayıftı. O dönemde 324 milletvekilinin bulunduğu mecliste sadece 4 kadın aday yer aldı. Dördüncü parlamento seçimlerinde ise bu sayı ikiye katlandı. Yani 9 kadın aday vardı. Beşinci parlamento seçimlerinde 14 kadın parlamenter seçildi. İslam Cumhuriyeti Partisi üyesi Meryem Behruz, İslami Şura Meclisi'nin birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü turlarını kazanarak Temsilciler Meclisi'nin dokuzuncu oturumuna aday oldu. Ancak uygulama meclisinin kurullarını uygulamadığı gerekçesiyle uzaklaştırma aldı. Dördüncü mecliste Meryem Behruz'un yanı sıra Fexri Tac Emir Şeqaqi, Fatima Humeyun, Axtar Derexşende, Qudsiya Sidi Elewi yer aldı. Beşinci mecliste ise Nefisa Fiyaz Bexş, Munira Nobaxt ve Wehid Wedastji yer aldı. Nafisa Fiyaz Bexş, beşinci ve yedinci devrede İslam Devrimi Kadın Örgütü'nün başkanı ve Kadın Sosyal ve Kültür Konseyi'nin başkanıydı ve aynı zamanda üniversitede öğretmeniydi. İslam Şura Meclisi'nin beşinci oturumuna 14 kadın milletvekili katıldı.

Kadınlar siyasetin birçok alanında görev aldı

Reform hareketinin başladığı 1997 yılında İran, “reformist kadınlar” olarak bilinen feminist bir hareketin ortaya çıkışına tanık oldu. Bu harekette sosyal ve kültürel alanlarda uzman olan çok sayıda eğitimli kadın, orta sınıf kadınları ve üst sınıf mensubu kadınlardan oluşuyordu. Bu harekette, Amerikan Büyükelçiliğine yapılan saldırıya katılan ve İslam Cumhuriyeti döneminde hükümete giren ilk kadın olan siyasi aktivist ve gazeteci Mesume Ebtekar gibi bazı devrimci kadınlar vardı. Mesume Ebtekar, İran’ın eski cumhurbaşkanı Mihemed Xatemi döneminde hükümette yer aldı. Mesume Ebtekar, mevcut Cumhurbaşkanı Hesen Ruhani’nin sosyal işler ve kadınlardan sorumlu danışmanıydı. Birkaç kadın, bakan yardımcısı ve danışman olarak atandı. İçişleri Bakanı Ebdullah Nuri, aktivist Zehra Şocai’yi İran'da kadın işlerinden sorumlu ilk genel müdür olarak atadı.

Ezam Taleqani kadın hakları için çalıştı

Reformist ve kadın hakları aktivisti Ezam Taleqani, İslam devriminden sonra İran parlamentosundaki ilk kadın parlamenterlerden biridir. Siyasi faaliyetlerinin çoğunu İran'da kadın haklarının, özellikle de cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılma hakkının korunmasına adadı. Üniversite öğretmeni Merziye Wahid Destjerdi ilk olarak 2009-2013 yılları arasında İran'ın beşinci parlamentosunda İran Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Şah rejiminin devrilmesinden sonra İran'da ilk kadın bakan oldu ve İran tarihindeki üçüncü kadın bakan olarak tarihe not düştü. 2016 yılında, İslam Devrimi'nden bu yana bu görevi üstlenen ilk kadın olan yargı başkanına danışman olarak atandı.

İran'ın ilk kadın büyükelçisi: Marziye Efxem

Zaferdex Erdalan, Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu Genel Temsilcisi olarak atanan ilk kadın oldu. Marziye Efxem, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü görevini alan ilk İranlı kadın ve İran'ın ilk kadın büyükelçisi oldu. Munira Xerci, halk oylamasıyla başarılı oldu ve ülkenin yeni anayasasını hazırlamak için 1979 İslam Devrimi'nden hemen sonra kurulan Temel Anayasa Uzmanlar Konseyi'ne girdi. Petrol Bakanlığı Müsteşarlığı görevine 2017 yılında atanan Merziye Şehdayi, bu göreve atanan ilk İranlı kadın oldu. Merziye Şehdayi, 2015 yılında Ulusal Petrokimya Sanayi Şirketi petrol bakan yardımcısı ve genel müdürü olarak atandı.

2016’da parlamentoya 17 kadın seçildi

Kadınlar 2016 milletvekili seçimlerine katılıncaya kadar siyasi mücadelelerini sürdürdüler. 290 üyeli parlamentoya 17 kadın seçildi. Kent Konseyi seçimlerinde kadın aday sayısı önceki yıllara göre yüzde 6 arttı. İslami Şura Meclisi seçimlerinin onuncu turunun kesin resmi sonuçlarının açıklanmasının ardından sadece 14 kadın aday kazandığı belirtildi. Her ne kadar parlamentodaki varlığı son yıllarda azalma göstermiş olsa da kadınlar, siyasi karar alma mücadelelerinden vazgeçmedi.

Hac Mihemed Teqi kadın-erkek eşitliğini gündeme getirdi

Birleşmiş Milletler, kadınların siyasi hayata katılımına ilişkin 2017 yılında hazırladığı raporunda, kadınların yerel meclislerde ve parlamentoda genel temsilinin hala zayıf olduğunu belirtti. Milletvekili Hac Mihemed Teqi, 3 Ağustos 1920'de Şewra Meclisinde ilk kez kadın ve erkek eşitliği konusunu gündeme getirdi ve kadınlara oy hakkı verilmesini istedi. Bu durum parlamentoyu şoke etti. Sediqa Dolatabadi, İran feminist hareketinin en önde gelen isimlerindendir. Toplumsal Konseyler sırasında verdiği derslerde ve dönemin feminist dergilerinde yayınladığı makalelerde kadınların oy hakkının reddedilmesini protesto eden ilk aktivistlerdendir. Kasım 2015'te meclisteki kadın sayısının yüzde 30 artırılması çağrısının yapıldığı bir kampanya başlatıldı.

Devam edecek...